suara suresi 121. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75 . 76 . 77 . 78 . 79 . 80 . 81 . 82 . 83 . 84 . 85 . 86 . 87 . 88 . 89 . 90 . 91 . 92 . 93 . 94 . 95 . 96 . 97 . 98 . 99 . 100 . 101 . 102 . 103 . 104 . 105 . 106 . 107 . 108 . 109 . 110 . 111 . 112 . 113 . 114 . 115 . 116 . 117 . 118 . 119 . 120 . 121 . 122 . 123 . 124 . 125 . 126 . 127 . 128 . 129 . 130 . 131 . 132 . 133 . 134 . 135 . 136 . 137 . 138 . 139 . 140 . 141 . 142 . 143 . 144 . 145 . 146 . 147 . 148 . 149 . 150 . 151 . 152 . 153 . 154 . 155 . 156 . 157 . 158 . 159 . 160 . 161 . 162 . 163 . 164 . 165 . 166 . 167 . 168 . 169 . 170 . 171 . 172 . 173 . 174 . 175 . 176 . 177 . 178 . 179 . 180 . 181 . 182 . 183 . 184 . 185 . 186 . 187 . 188 . 189 . 190 . 191 . 192 . 193 . 194 . 195 . 196 . 197 . 198 . 199 . 200 . 201 . 202 . 203 . 204 . 205 . 206 . 207 . 208 . 209 . 210 . 211 . 212 . 213 . 214 . 215 . 216 . 217 . 218 . 219 . 220 . 221 . 222 . 223 . 224 . 225 . 226 . 227


إِنَّ فِي ذَلِكَ لَآيَةً وَمَا كَانَ أَكْثَرُهُم مُّؤْمِنِينَ

İnne fî zâlike le âyeh(âyeten), ve mâ kâne ekseruhum mu’minîn(mu’minîne).


inne: muhakkak
fî zâlike: bunda var
le: elbette, mutlaka
âyeten: bir âyet, bir ibret
ve mâ kâne: ve olmadı
ekseru-hum: onların çoğu
mu'minîne: îmân edenler, mü'min olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler


Hasan Basri Çantay
Şübhe yok ki bunda mutlak bir ibret vardır. (Fakat) onların çoğu îman ediciler değildir.

Ömer Nasuhi Bilmen
Şüphe yok ki, bunda elbette bir ibret vardır. Halbuki, onların ekserîsi imân etmiş olmadılar.

Elmalılı Hamdi Yazır
Şübhesiz bunda mutlak bir âyet var öyle iken ekserîsi mü'min olmadı

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Şüphesiz bunda mutlak bir ibret vardır; öyle iken çoğu iman etmedi.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Şüphesiz bunda mutlak bir âyet (alınacak ders) vardır; ama çokları iman etmiş değillerdir.

Diyanet İşleri (eski)
Doğrusu bunda bir ders vardır, ama çoğu inanmamıştır.

Diyanet İşleri
Şüphesiz bunda bir ibret vardır. Onların çoğu ise iman etmiş değillerdir.

Diyanet Vakfi
Doğrusu bunda büyük bir ders vardır; ama çokları iman etmezler.

Celal Yıldırım
Şüphesiz ki bunda öğüt ve ibret vardır. (Ne yazık ki) onların çoğu imân etmediler.

Suat Yıldırım
Elbette bunda alınacak ibret var, fakat onların ekserisi ders alıp da iman etmezler.

Ali Fikri Yavuz
Muhakkak ki (onlara yaptığımız) bu işte, (geride kalanlar için) bir ibret var, öyle iken onların çoğu mümin olmadı.

İbni Kesir
Muhakkak ki bunda, bir ayet vardır. Ama onların çoğu mü'minler olmadı.

Abdulbaki Gölpınarlı
Şüphe yok ki bunda bir delil var, fakat halkın çoğu inanmaz.

Adem Uğur
Doğrusu bunda büyük bir ders vardır; ama çokları iman etmezler.

Ali Bulaç
Gerçekten, bunda bir ayet vardır, ama onların çoğu iman etmiş değildirler.

Bekir Sadak
Dogrusu bunda bir ders vardir, ama cogu inanmamistir.

Fizilal-il Kuran
Kuşku yok ki, bu olaydan alınacak dersler vardır. Onların çoğunluğu inanmamış kimselerdi.

Gültekin Onan
Gerçekten, bunda bir ayet vardır, ama onların çoğu inançlı olmamıştır.

Muhammed Esed
Şüphesiz bu (kıssada insanlar için) bir ders vardır, onların çoğu (buna) inanmasa da.

Şaban Piriş
İşte bunda da bir ibret vardır. Fakat, onların çoğu yine de inanacak değillerdir.

Tefhim-ul Kuran
Hiç şüphe yok, bunda bir ayet vardır, ama onların çoğu iman etmiş değildirler.

Ümit Şimşek
İşte bunda bir âyet vardır. Fakat onların çoğu yine iman etmez.

Süleyman Ateş
Muhakkak ki bunda bir ibret vardır, ama yine çokları inanmazlar.

Yaşar Nuri Öztürk
Bunda elbette bir ibret var. Ama onların çoğu müminler değildi

Edip Yüksel
Bunda bir ders var; ancak çoğunluk inanmaz.