suara suresi 199. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75 . 76 . 77 . 78 . 79 . 80 . 81 . 82 . 83 . 84 . 85 . 86 . 87 . 88 . 89 . 90 . 91 . 92 . 93 . 94 . 95 . 96 . 97 . 98 . 99 . 100 . 101 . 102 . 103 . 104 . 105 . 106 . 107 . 108 . 109 . 110 . 111 . 112 . 113 . 114 . 115 . 116 . 117 . 118 . 119 . 120 . 121 . 122 . 123 . 124 . 125 . 126 . 127 . 128 . 129 . 130 . 131 . 132 . 133 . 134 . 135 . 136 . 137 . 138 . 139 . 140 . 141 . 142 . 143 . 144 . 145 . 146 . 147 . 148 . 149 . 150 . 151 . 152 . 153 . 154 . 155 . 156 . 157 . 158 . 159 . 160 . 161 . 162 . 163 . 164 . 165 . 166 . 167 . 168 . 169 . 170 . 171 . 172 . 173 . 174 . 175 . 176 . 177 . 178 . 179 . 180 . 181 . 182 . 183 . 184 . 185 . 186 . 187 . 188 . 189 . 190 . 191 . 192 . 193 . 194 . 195 . 196 . 197 . 198 . 199 . 200 . 201 . 202 . 203 . 204 . 205 . 206 . 207 . 208 . 209 . 210 . 211 . 212 . 213 . 214 . 215 . 216 . 217 . 218 . 219 . 220 . 221 . 222 . 223 . 224 . 225 . 226 . 227


فَقَرَأَهُ عَلَيْهِم مَّا كَانُوا بِهِ مُؤْمِنِينَ

Fe karaehu aleyhim mâ kânû bihî mu’minîn(mu’minîne).


fe: böylece
karae-hu: onu okudu
aleyhim: onlara
mâ kânû: olmadılar
bi-hî: ona
mu'minîne: îmân edenler, mü'min olanlar


Hasan Basri Çantay
onlara karşı bunu okusaydı yîne buna îman edici kimseler değillerdi onlar.

Ömer Nasuhi Bilmen
(198-199) Eğer onu Arapça bilmeyenlerin bazısı üzerine indirmiş olsa idik. Artık onu onlara karşı okuyacak olsa idi ona imân edenler olmuş olmazlardı.

Elmalılı Hamdi Yazır
o kendilerine kıraet etse idi yine iyman etmiyeceklerdi

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
O onlara okusaydı, yine iman etmeyeceklerdi.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
(198-199) Biz onu Arapça bilmeyenlerden birine indirseydik de, bunu o okusaydı, yine de ona iman etmezlerdi.

Diyanet İşleri (eski)
(198-199) Biz Kuran'ı Arapça bilmeyen kimselerden birine indirseydik de o bunları okusaydı yine de ona inanmazlardı.

Diyanet İşleri
(198-199) Biz onu Arapça bilmeyenlerden birine indirseydik ve o da bunu kendilerine okusaydı, yine buna inanmazlardı.

Diyanet Vakfi
(198-199) Biz onu Arapça bilmeyenlerden birine indirseydik de, bunu onlara o okusaydı, yine ona iman etmezlerdi.

Celal Yıldırım
(198-199) Eğer Kur'ân'ı Arap olmayanlardan birine indirseydik, o da onlara bunu okusaydı, yine de ona inanacak değillerdi.

Suat Yıldırım
(198-199) Eğer Biz Kur’ân’ı arap olmayanlardan birine indirseydik de onu kendilerine okusaydı, yine de ona iman etmezlerdi.

Ali Fikri Yavuz
Onu Kureyş kâfirleri üzerine okusaydı, yine iman etmiyeceklerdi.

İbni Kesir
Ve o, bunu onlara okusaydı, yine de ona inananlardan olmazlardı.

Abdulbaki Gölpınarlı
Onlara okusaydı gene inanmazlardı.

Adem Uğur
Bunu onlara o okusaydı, yine ona iman etmezlerdi.

Ali Bulaç
Böylece onlara okusaydı, yine ona iman edecek değillerdi.

Bekir Sadak
(198-19) 9 Biz Kuran'i arabca bilmeyen kimselerden birine indirseydik de o bunlari okusaydi yine de ona inanmazlardi.

Fizilal-il Kuran
Onu o müşriklere okusaydı ona yine inanmazlardı.

Gültekin Onan
Böylece onlara okusaydı, yine ona inançlı olmayacaklardı.

Muhammed Esed
ve bu yabancı onu (kendi diliyle) onlara okusaydı, onlar yine inanacak değillerdi.

Şaban Piriş
O da onlara okusaydı, yine de ona inanmazlardı.

Tefhim-ul Kuran
Böylece onlara karşı onu okusaydı, yine ona iman edecek değillerdi.

Ümit Şimşek
Ve onu bu yabancı kimse kendilerine okusaydı, yine inanmazlardı.

Süleyman Ateş
Onu onlara okusaydı, ona inanmazlardı:

Yaşar Nuri Öztürk
O onu onlara okusaydı, yine de ona inanmayacaklardı.

Edip Yüksel
Ve onu onlara okusaydı ona inanmıyacaklardı.