saffat suresi 169. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75 . 76 . 77 . 78 . 79 . 80 . 81 . 82 . 83 . 84 . 85 . 86 . 87 . 88 . 89 . 90 . 91 . 92 . 93 . 94 . 95 . 96 . 97 . 98 . 99 . 100 . 101 . 102 . 103 . 104 . 105 . 106 . 107 . 108 . 109 . 110 . 111 . 112 . 113 . 114 . 115 . 116 . 117 . 118 . 119 . 120 . 121 . 122 . 123 . 124 . 125 . 126 . 127 . 128 . 129 . 130 . 131 . 132 . 133 . 134 . 135 . 136 . 137 . 138 . 139 . 140 . 141 . 142 . 143 . 144 . 145 . 146 . 147 . 148 . 149 . 150 . 151 . 152 . 153 . 154 . 155 . 156 . 157 . 158 . 159 . 160 . 161 . 162 . 163 . 164 . 165 . 166 . 167 . 168 . 169 . 170 . 171 . 172 . 173 . 174 . 175 . 176 . 177 . 178 . 179 . 180 . 181 . 182


لَكُنَّا عِبَادَ اللَّهِ الْمُخْلَصِينَ

Le kunnâ ibâdallâhil muhlasîn(muhlasîne).


le: elbette, mutlaka
kunnâ: biz olduk, olurduk
ibâdallâhi (ibâde allâhi): Allah'ın kulları
el muhlasîne: muhlis olanlar, muhlisler


Hasan Basri Çantay
«Elbet biz de Allahın ihlâsa erdirilmiş kullarından olurduk».

Ömer Nasuhi Bilmen
(167-169) Ve elbette ki, (kâfirler, evvelce) diyorlardı ki: «Eğer bizim yanımızda evvelkilerden bir kitap bulunmuş olsa idi. Elbette ki, biz Allah'ın ihlâsa nâil olmuş kullarından olur idik.»

Elmalılı Hamdi Yazır
Her halde Allahın ıhlâs ile seçilmiş kullarından olurduk

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
herhalde Allah'ın ihlas ile seçilmiş kullarından olurduk.»

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
(167-169) (Müşrikler) şöyle diyorlardı: «Eğer yanımızda önceki (ümmet)lerden bir kitap olsaydı, elbette biz de Allah'ın ihlas ile seçilmiş kullarından olurduk.»

Diyanet İşleri (eski)
(167-169) Putperestler: 'Öncekilerde olduğu gibi bizde de bir kitap olsaydı, Allah'ın O'na içten bağlanan kulları olurduk' derlerdi.

Diyanet İşleri
(167-169) Müşrikler) şunu da söylüyorlardı: “Eğer yanımızda öncekilere verilen kitaplardan bir kitap olsaydı, elbette biz ihlâslı kullar olurduk.”

Diyanet Vakfi
(167-169) Putperestler: Eğer öncekilere verilenlerden bizde de bir kitap olsaydı, mutlaka Allah'ın ihlâslı kulları olurduk! diyorlardı.

Celal Yıldırım
(167-168-169) Her ne kadar müşrikler, «yanımızda öncekilerden kalma bir kitap bulunsaydı, elbette bizler, Allah'ın hâlis kullarından olurduk» dlyorlardıysa da,

Suat Yıldırım
(167-169) Müşrikler önceleri: "Eğer, derlerdi, daha önceki milletlere verilen kitap gibi bir kitap bizde de olsaydı, Biz de yalnız Allah’a ibadet eden halis kullarından olurduk."

Ali Fikri Yavuz
Herhalde Allah’ın ihlas sahibi kullarından olurduk.”

İbni Kesir
Biz de elbet Allah'ın ihlasa erdirilmiş kulları olurduk.

Abdulbaki Gölpınarlı
Elbette biz de ihlâsa eren Allah kulları olurduk.

Adem Uğur
Mutlaka Allah'ın ihlâslı kulları olurduk!.

Ali Bulaç
"Gerçekten bizler de, Allah'ın muhlis olan kullarından olurduk."

Bekir Sadak
(167-16) 9 Putperestler: «Oncekilerde oldugu gibi bizde de bir kitap olsaydi, Allah'in O'na icten baglanan kullari olurduk» derlerdi.

Fizilal-il Kuran
Elbette biz Allah'ın temiz kulları olurduk.

Gültekin Onan
"Gerçekten bizler de, Tanrı'nın muhlis olan kullarından olurduk."

Muhammed Esed
kesinlikle Allah'ın halis kulları olurduk!"

Şaban Piriş
Elbette Allah’ın ihlaslı kulları olurduk.

Tefhim-ul Kuran
«Gerçekten bizler de, Allah'ın muhlis kullarından olurduk.»

Ümit Şimşek
'Biz de Allah'ın ihlâsa erdirdiği kullardan olurduk.'

Süleyman Ateş
"Elbette biz, Allâh'ın hâlis kulları olurduk!"

Yaşar Nuri Öztürk
Elbette biz de Allah'ın samimi kullarından olurduk."

Edip Yüksel
'Kendimizi ALLAH'a adar, sadece O'na kul olurduk.'