saffat suresi 12. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75 . 76 . 77 . 78 . 79 . 80 . 81 . 82 . 83 . 84 . 85 . 86 . 87 . 88 . 89 . 90 . 91 . 92 . 93 . 94 . 95 . 96 . 97 . 98 . 99 . 100 . 101 . 102 . 103 . 104 . 105 . 106 . 107 . 108 . 109 . 110 . 111 . 112 . 113 . 114 . 115 . 116 . 117 . 118 . 119 . 120 . 121 . 122 . 123 . 124 . 125 . 126 . 127 . 128 . 129 . 130 . 131 . 132 . 133 . 134 . 135 . 136 . 137 . 138 . 139 . 140 . 141 . 142 . 143 . 144 . 145 . 146 . 147 . 148 . 149 . 150 . 151 . 152 . 153 . 154 . 155 . 156 . 157 . 158 . 159 . 160 . 161 . 162 . 163 . 164 . 165 . 166 . 167 . 168 . 169 . 170 . 171 . 172 . 173 . 174 . 175 . 176 . 177 . 178 . 179 . 180 . 181 . 182


بَلْ عَجِبْتَ وَيَسْخَرُونَ

Bel acibte ve yesharûn(yesharûne).


bel: aksine, evet
acibte: sen şaşırdın, hayret ettin
ve yesharûne: ve onlar alay ediyorlar


Hasan Basri Çantay
Belki sen (Habîbim) teaccüb etdin. Onlar da (bu teaccübünden dolayı) eğlenirler,

Ömer Nasuhi Bilmen
(12-14) Evet. Sen taaccüp ettin. Onlar ise istihzâda bulunurlar. Ve onlara nasihat verildiği zaman, düşünüp nasihat kabul etmezler. Ve bir mûcize gördükleri vakit de onunla istihzâ eder dururlar.

Elmalılı Hamdi Yazır
Fakat sen taaccüb ettin onlar eğleniyorlar

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Fakat sen hayrettesin, onlar ise alay ediyorlar.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Fakat sen onlara şaşıyorsun, ama onlar (seninle) eğleniyorlar.

Diyanet İşleri (eski)
Evet; sen onlara şaşıyorsun, onlar da seni alaya alıyorlar.

Diyanet İşleri
Hayır, sen (onların hâline) şaştın, onlar ise alay ediyorlar.

Diyanet Vakfi
Hayır, sen şaşıyorsun. Halbuki onlar alay ediyorlar.

Celal Yıldırım
Ne var ki sen onlara (onların

Suat Yıldırım
Ne var ki sen onların haşri inkâr etmelerine şaşırıyorsun, onlar ise seninle alay ederler.

Ali Fikri Yavuz
Doğrusu (Ey Rasûlüm, Allah’ın kudretini ve öldükten sonra dirileceklerini inkâr etmelerine) sen şaştın. Onlar ise, seninle (ve taaccüb edişinle) alay ediyorlar.

İbni Kesir
Hayır, sen; şaşırıp kaldın, onlarsa alay edip duruyorlar.

Abdulbaki Gölpınarlı
Belki de şaştın sen ve alay eder onlar da.

Adem Uğur
Hayır, sen şaşıyorsun. Halbuki onlar alay ediyorlar.

Ali Bulaç
Hayır, sen (bu muhteşem yaratışa ve onların inkarına) şaşırdın kaldın; onlar ise alay edip duruyorlar.

Bekir Sadak
Evet; sen onlara sasiyorsun, onlar da seni alaya aliyorlar.

Fizilal-il Kuran
Ey Muhammed! Evet; sen onlara şaşıyorsun, onlar da seninle alay ediyorlar.

Gültekin Onan
Hayır, sen (bu muhteşem yaratışa ve onların inkarına) şaşırdın kaldın; onlar ise alay edip duruyorlar.

Muhammed Esed
Hayır, sen hayranlık ve şaşkınlık duyarken onlar (yalnızca) alay ederler;

Şaban Piriş
Belki sen buna hayret ediyorsun, onlar da alay ediyorlar.

Tefhim-ul Kuran
Hayır, sen (bu muhteşem yaratışa ve onların inkarına) şaşırdın kaldın; onlar ise alay edip duruyorlar.

Ümit Şimşek
Sen hayrete düştün; onlar ise eğleniyorlar.

Süleyman Ateş
Hayır sen (bu muhteşem kudrete) hayran kaldın; onlarsa (seninle) alay ediyorlar.

Yaşar Nuri Öztürk
Ama sen şaşırdın, onlarsa alay ediyorlar.

Edip Yüksel
Sen hayranlık duyarken onlar alay ediyorlar.