saffat suresi 29. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75 . 76 . 77 . 78 . 79 . 80 . 81 . 82 . 83 . 84 . 85 . 86 . 87 . 88 . 89 . 90 . 91 . 92 . 93 . 94 . 95 . 96 . 97 . 98 . 99 . 100 . 101 . 102 . 103 . 104 . 105 . 106 . 107 . 108 . 109 . 110 . 111 . 112 . 113 . 114 . 115 . 116 . 117 . 118 . 119 . 120 . 121 . 122 . 123 . 124 . 125 . 126 . 127 . 128 . 129 . 130 . 131 . 132 . 133 . 134 . 135 . 136 . 137 . 138 . 139 . 140 . 141 . 142 . 143 . 144 . 145 . 146 . 147 . 148 . 149 . 150 . 151 . 152 . 153 . 154 . 155 . 156 . 157 . 158 . 159 . 160 . 161 . 162 . 163 . 164 . 165 . 166 . 167 . 168 . 169 . 170 . 171 . 172 . 173 . 174 . 175 . 176 . 177 . 178 . 179 . 180 . 181 . 182


قَالُوا بَل لَّمْ تَكُونُوا مُؤْمِنِينَ

Kâlû bel lem tekûnû mû’minîn(mû’minîne).


kâlû: dediler
bel: hayır
lem tekûnû: siz olmadınız
mû'minîne: mü'minler, âmenû olanlar (Allah'a ulaşmayı dileyenler)


Hasan Basri Çantay
(Metbu'ları da:) «Hayır, siz (esasen) îman ediciler değildiniz», derler,

Ömer Nasuhi Bilmen
Metbû bulunanlar da derler ki: «Hayır. Siz mü'min kimse olmuş değildiniz.»

Elmalılı Hamdi Yazır
Yok, diyorlardır: siz inanmamıştınız

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
(Bunlar da): «Hayır, siz inanmamıştınız,

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
(İleri gelenler de) derler ki: «Hayır, siz inanmamıştınız.»

Diyanet İşleri (eski)
Onlar da şöyle derler: 'Hayır; siz inanmış kimseler değildiniz.'

Diyanet İşleri
Diğerleri de onlara şöyle derler: “Hayır, siz zaten mü’min kimseler değildiniz.”

Diyanet Vakfi
(29-30) (Ötekiler de:) «Bilâkis, derler, siz inanan kimseler değildiniz. Bizim sizi zorlayacak bir gücümüz yok. Fakat siz kendiniz azgın bir toplum idiniz.»

Celal Yıldırım
(Diğerleri), yok, sizler aslında inanmamıştınız.

Suat Yıldırım
(29-32) "Hayır, bilakis! derler öbürleri, siz zaten iman eden kimseler değildiniz. Hem bizim, sizi zorlayacak bir gücümüz yoktu ki! Bilakis, siz azgın bir gürûh idiniz!" "Ne dersek boş! Artık Rabbimizin azap hükmü hakkımızda kesinleşti. Biz hak ettiğimiz cezayı mutlaka tadacağız. Evet, sizi biz kışkırttık, çünkü biz de azmış durumdaydık."

Ali Fikri Yavuz
(Öncüler de yardakçılarına cevap verib şöyle) diyecekler: “- Hayır, doğrusu siz Allah’a iman etmemiştiniz.

İbni Kesir
Onlar da derler ki: Hayır, siz zaten iman edenler olmamıştınız.

Abdulbaki Gölpınarlı
Hayır derler öbürleri, siz inanmamıştınız.

Adem Uğur
(Ötekiler de:) "Bilâkis, derler, siz inanan kimseler değildiniz".

Ali Bulaç
(Diğerleri de:) "Hayır" derler. "Zaten sizler mü'min kimseler değildiniz."

Bekir Sadak
Onlar da soyle derler: «Hayir; siz inanmis kimseler degildiniz.»

Fizilal-il Kuran
Onlar da şöyle derler: «Hayır; siz inanmış kimseler değildiniz.»

Gültekin Onan
(Diğerleri de:) "Hayır" derler. "Zaten sizler inançlılar / inançlı olmuşlar değildiniz."

Muhammed Esed
Ötekiler, "Hayır" diyecekler, "aslında siz kendiniz imandan zerre kadar nasip almamıştınız!

Şaban Piriş
Diğerleri de derler ki; -Hayır, siz inanan kimseler değildiniz.

Tefhim-ul Kuran
(Diğerleri de:) «Hayır» derler. «Zaten sizler mü'min olanlar değildiniz.»

Ümit Şimşek
Diğerleri de 'Siz zaten inanmamıştınız ki,' diye cevap verirler.

Süleyman Ateş
(Ötekiler de): "Hayır, dediler, zaten siz kendiniz inanan insanlar değildiniz."

Yaşar Nuri Öztürk
Ötekiler dediler: "Hayır, siz zaten inanmıyordunuz?"

Edip Yüksel
Derler ki, 'Aslında siz inanmış kimseler değildiniz.'