ثُمَّ إِنَّ مَرْجِعَهُمْ لَإِلَى الْجَحِيمِ
Summe inne merciahum le ilel cahîm(cahîmi).
| summe | : sonra |
| inne | : muhakkak |
| mercia-hum | : onların dönecekleri yer, dönüşleri |
| le | : elbette, kesinlikle |
| ilel cahîmi (ilâ el cahîmi) | : cehenneme |
Sonra dönüb gidecekleri yer, şübhesiz yine cehennemdir.
Şüphe yok ki, nihâyet onların olup gidecekleri yer cehennemdir.
Sonra da dönümleri şübhesiz ki Cehennemedir
Sonra da dönüşleri şüphesiz cehennemedir.
Sonra da dönecekleri yer, şüphesiz cehennemdir.
Doğrusu sonra dönecekleri yer yine cehennemdir.
Sonra onların dönüşleri mutlaka cehennemedir.
Sonra kesinlikle onların dönüşü, çılgın ateşe olacaktır.
Sonra elbette dönecekleri yer yine Cehennem'dir.
Sonra dönüşleri, şüphesiz ateşe olacaktır.
Sonra da dönecekleri yer şübhesiz ki yine cehennemdir.
Sonra onların dönüşü muhakkak, yine cehennemedir.
Sonra da gene cehennemdir dönüp varacakları yer.
Sonra kesinlikle onların dönüşü, çılgın ateşe olacaktır.
Sonra onların dönecekleri yer, elbette (yine) çılgınca yanan ateştir.
Dogrusu sonra donecekleri yer yine cehennemdir.
Sonra dönüşleri yine cehennemedir.
Sonra onların dönecekleri yer, elbette (yine) çılgınca yanan ateştir.
Ve bir kez daha (söyleyelim): yakıcı ateş onların nihai durağı olacaktır;
Sonra da onların dönüşü yine ateşedir.
Sonra onların dönecekleri yer, elbette (yine) çılgınca yanan ateştir.
Sonra dönecekleri yer yine Cehennemdir.
Sonra dönecekleri yer, elbette cehennemdir.
Sonra onların dönüşleri doğrudan doğruya cehennemedir.
Sonra dönüşleri yine cehennemedir.