saffat suresi 91. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75 . 76 . 77 . 78 . 79 . 80 . 81 . 82 . 83 . 84 . 85 . 86 . 87 . 88 . 89 . 90 . 91 . 92 . 93 . 94 . 95 . 96 . 97 . 98 . 99 . 100 . 101 . 102 . 103 . 104 . 105 . 106 . 107 . 108 . 109 . 110 . 111 . 112 . 113 . 114 . 115 . 116 . 117 . 118 . 119 . 120 . 121 . 122 . 123 . 124 . 125 . 126 . 127 . 128 . 129 . 130 . 131 . 132 . 133 . 134 . 135 . 136 . 137 . 138 . 139 . 140 . 141 . 142 . 143 . 144 . 145 . 146 . 147 . 148 . 149 . 150 . 151 . 152 . 153 . 154 . 155 . 156 . 157 . 158 . 159 . 160 . 161 . 162 . 163 . 164 . 165 . 166 . 167 . 168 . 169 . 170 . 171 . 172 . 173 . 174 . 175 . 176 . 177 . 178 . 179 . 180 . 181 . 182


فَرَاغَ إِلَى آلِهَتِهِمْ فَقَالَ أَلَا تَأْكُلُونَ

Ferâga ilâ âlihetihim fe kâle e lâ te’kulûn(te’kulûne).


ferâga ilâ: ile ilgilendi
âliheti-him: onların ilâhları
fe: ve, öyleyse yani
kâle: dedi
e: mı
lâ te'kulûne: yemek yemiyorsunuz


Hasan Basri Çantay
Bunun üzerine o da kurnazca onların düzme Tanrılarına varıb dedi ki: «Hani yemek yemiyorsunuz»?!

Ömer Nasuhi Bilmen
Artık onların putlarına gitti de (istihzâ tarikiyle) dedi ki: «Yemek yemez misiniz?»

Elmalılı Hamdi Yazır
Derken kurnazlıkla onların ilâhlarına vardı da buyursanız a, dedi, yemez misiniz?

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Derken bir kurnazlıkta onların ilahlarına vardı da «Buyursanıza, yemez misiniz?» dedi.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Derken bir kurnazlıkla onların ilâhlarına vardı da, «Buyursanıza, yemez misiniz?» dedi.

Diyanet İşleri (eski)
(91-92) O da onların tanrılarına gizlice yönelip: 'Sundukları yiyecekleri yemiyor musunuz? Ne o, konuşmuyor musunuz?' dedi.

Diyanet İşleri
İbrahim, onların putlarının tarafına gizlice gitti ve şöyle dedi: “Yemez misiniz?”

Diyanet Vakfi
(91-92) Yavaşça putlarının yanına vardı. (Oraya konmuş yemekleri görünce:) Yemiyor musunuz? Neden konuşmuyorsunuz? dedi.

Celal Yıldırım
Sonra İbrâhim gizlice onların tanrılarına yönelip yaklaştı ve, «yemek yemez misiniz ?»

Suat Yıldırım
(91-92) O da çaktırmadan putların yanına sokuldu. Onlara takdim edilmiş öylece duran yemekleri görünce: "Buyursanıza, neden yemiyorsunuz?" "Neyiniz var, neden konuşmuyorsunuz?" dedi.

Ali Fikri Yavuz
Bunun üzerine gizlice onların ilâhlarına (putlarına) varıb dedi ki: “- (Şu yanınızda bulunan yemekleri) yemez misiniz?”

İbni Kesir
O da, tanrılarına yönelip dedi ki: Yemiyor musunuz?

Abdulbaki Gölpınarlı
Derken o da onların mâbutları olan putlara gidip demişti ki: Neye yemek yemiyorsunuz?

Adem Uğur
Yavaşça putlarının yanına vardı. (Oraya konmuş yemekleri görünce:) Yemiyor musunuz?

Ali Bulaç
Bunun üzerine onların ilahlarına sokulup: "Yemek yemiyor musunuz?" dedi.

Bekir Sadak
(91-92) O da onlarin tanrilarina gizlice yonelip: «Sunduklari yiyecekleri yemiyor musunuz? Ne o, konusmuyor musunuz?» dedi.

Fizilal-il Kuran
İbrahim de; gizlice onların tanrılarına sokuldu. «Size sundukları yiyecekleri yemiyor musunuz?»

Gültekin Onan
Bunun üzerine onların tanrılarına sokulup: "Yemek yemiyor musunuz?" dedi.

Muhammed Esed
O da onların tanrılarına gizlice yaklaştı ve "Ne o! (Önünüze konulmuş nimetlerden) yemiyor musunuz?

Şaban Piriş
İbrahim, onların ilahlarıyla baş başa kaldı. -Yemez misiniz? dedi.

Tefhim-ul Kuran
Bunun üzerine onların ilahlarına sokulup: «Yemek yemiyor musunuz?» dedi.

Ümit Şimşek
İbrahim ise onların tanrılarına vardı ve 'Yesenize,' dedi.

Süleyman Ateş
O da gizlice onların tanrılarına sokuldu: "Yemez misiniz?" dedi.

Yaşar Nuri Öztürk
O da onların ilahlarının yanına sokulup dedi: "Bir şey yemez misiniz?"

Edip Yüksel
Sonra, tanrılarına yöneldi ve 'Yemez misiniz?' dedi.