saffat suresi 38. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75 . 76 . 77 . 78 . 79 . 80 . 81 . 82 . 83 . 84 . 85 . 86 . 87 . 88 . 89 . 90 . 91 . 92 . 93 . 94 . 95 . 96 . 97 . 98 . 99 . 100 . 101 . 102 . 103 . 104 . 105 . 106 . 107 . 108 . 109 . 110 . 111 . 112 . 113 . 114 . 115 . 116 . 117 . 118 . 119 . 120 . 121 . 122 . 123 . 124 . 125 . 126 . 127 . 128 . 129 . 130 . 131 . 132 . 133 . 134 . 135 . 136 . 137 . 138 . 139 . 140 . 141 . 142 . 143 . 144 . 145 . 146 . 147 . 148 . 149 . 150 . 151 . 152 . 153 . 154 . 155 . 156 . 157 . 158 . 159 . 160 . 161 . 162 . 163 . 164 . 165 . 166 . 167 . 168 . 169 . 170 . 171 . 172 . 173 . 174 . 175 . 176 . 177 . 178 . 179 . 180 . 181 . 182


إِنَّكُمْ لَذَائِقُو الْعَذَابِ الْأَلِيمِ

İnnekum le zâikûl azâbil elîm(elîmi).


Inne-kum: muhakkak siz
le: elbette, mutlaka
zâikû: tadacak olanlar
el azâbi: azap
el elîmi: elîm, acı


Hasan Basri Çantay
Elbette siz o acıklı azâbı tadıcısınız.

Ömer Nasuhi Bilmen
(38-39) Şüphe yok ki, siz elbette o pek acıklı azabı tadıcılarsınız. Ve siz, başka şeyle değil, ancak yapar olduğunuz şeyler ile (cezalandırılacaksınız).

Elmalılı Hamdi Yazır
Elbette siz o elîm azâbı tadacaksınız

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Elbette siz o acı azabı tadacaksınız.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Elbette siz o acı azabı tadacaksınız.

Diyanet İşleri (eski)
Şüphesiz siz can yakıcı azabı tadacaksınız.

Diyanet İşleri
Şüphesiz siz mutlaka elem dolu azabı tadacaksınız.

Diyanet Vakfi
Kuşkusuz siz acı azabı tadacaksınız.

Celal Yıldırım
Ve sizler, elbette elem verici azabı tadacaksınız.

Suat Yıldırım
(38-39) Siz yarın âhirette elbette o acı azabı tadacaksınız. Ama aslında siz sadece yaptıklarınızın karşılığını göreceksiniz (yoksa size bundan fazla bir azap verilmeyecek).

Ali Fikri Yavuz
Elbette siz (ey Mekke halkı, tekzib etmekle) o acıklı azabı tadacaksınız.

İbni Kesir
Elbette siz, elim azabı tadacaksınız.

Abdulbaki Gölpınarlı
Hiç şüphe yok ki o elemli azâbı tadacaksınız elbet.

Adem Uğur
Kuşkusuz siz acı azabı tadacaksınız.

Ali Bulaç
Şüphesiz, siz, acı azabı tadıcılarsınız."

Bekir Sadak
suphesiz siz can yakici azabi tadacaksiniz.

Fizilal-il Kuran
Şüphesiz siz can yakıcı azabı tadacaksınız.

Gültekin Onan
Şüphesiz, siz, acı azabı tadıcılarsınız.

Muhammed Esed
Bakın siz, (öteki dünyada) acıklı azabı tadacaksınız,

Şaban Piriş
Siz ise, o acı veren azabı tadacaksınız.

Tefhim-ul Kuran
Hiç tartışmasız, siz, acıklı azabı tadıcılarsınız.»

Ümit Şimşek
O acı azabı mutlaka tadacaksınız.

Süleyman Ateş
"Siz acı azâbı tadacaksınız!"

Yaşar Nuri Öztürk
Yemin olsun, siz o acıklı azabı mutlaka tadacaksınız!

Edip Yüksel
Siz elbette acı azabı tadacaksınız.