إِنَّ هَذَا لَهُوَ الْبَلَاء الْمُبِينُ İnne hâzâ le huvel belâul mubîn(mubînu).Sureler Anasayfası
Sadakat.Net- Kırık Manalı ve Karşılaştırmalı Meal
saffat suresi 106. Ayet
inne : muhakkak ki hâzâ : bu le : elbette, kesin olarak huve : o el belâu : belâ, imtihan el mubînu : apaçık Hasan Basri Çantay
Hakıykat, bu, apaçık ve kat'î bir imtihandı.
Ömer Nasuhi Bilmen
Şüphe yok ki bu, elbette apaçık bir imtihandır.
Elmalılı Hamdi Yazır
Şübhesiz ki bu açık bir ibtilâ, kat'î bir imtihan
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Şüphesiz ki bu apaçık ve kesin bir imtihandı, dedik.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
«Şüphesiz ki bu apaçık bir imtihandı.» (dedik)
Diyanet İşleri (eski)
Doğrusu bu apaçık bir deneme idi.
Diyanet İşleri
“Şüphesiz bu apaçık bir imtihandır.”
Diyanet Vakfi
(103-106) Her ikisi de teslim olup, onu alnı üzerine yatırınca: Ey İbrahim! Rüyayı gerçekleştirdin. Biz iyileri böyle mükâfatlandırırız. Bu, gerçekten, çok açık bir imtihandır, diye seslendik.
Celal Yıldırım
Şüphesiz bu, açık bir imtihan idi.
Suat Yıldırım
Bu, gerçekten pek büyük bir imtihandı.
Ali Fikri Yavuz
Muhakkak ki bu, açık bir imtihandı.
İbni Kesir
Muhakkak ki bu, apaçık bir imtihandı.
Abdulbaki Gölpınarlı
Şüphe yok ki bu, elbette apaçık bir sınamaydı.
Adem Uğur
Bu, gerçekten, çok açık bir imtihandır.
Ali Bulaç
Doğrusu bu, apaçık bir imtihandı.
Bekir Sadak
Dogrusu bu apacik bir deneme idi.
Fizilal-il Kuran
Gerçekten bu apaçık bir imtihan idi.
Gültekin Onan
Doğrusu bu, apaçık bir imtihandı.
Muhammed Esed
çünkü bu, gerçekten apaçık bir sınama idi.
Şaban Piriş
Bu, elbette apaçık bir imtihandı.
Tefhim-ul Kuran
Doğrusu bu, apaçık bir imtihandı.
Ümit Şimşek
Hiç kuşku yok ki bu apaçık bir sınavdı.
Süleyman Ateş
Gerçekten bu, apaçık bir sınav idi.
Yaşar Nuri Öztürk
"Bu, hiç kuşkusuz apaçık imtihanın ta kendisiydi."
Edip Yüksel
Gerçekten bu apaçık bir sınavdı.