لاَ يُؤْمِنُونَ بِهِ وَقَدْ خَلَتْ سُنَّةُ الأَوَّلِينَ Lâ yu’minûne bihî ve kad halet sunnetul evvelîn(evvelîne).Sureler Anasayfası
Sadakat.Net- Kırık Manalı ve Karşılaştırmalı Meal
hicr suresi 13. Ayet
lâ yu'minûne : inanmazlar bi-hi : ona ve kad : ve olmuştur halet : geçti sunnetu : sünnet (âdet) el evvelîne : evvelkiler Hasan Basri Çantay
(Kendilerinden) evvelkilerin (İmansızlıkları ve istihzaları yüzünden ma'ruz kaldıkları felâketler ma'lûm iken ve o gibiler hakkında ilâhî bir) sünnet (ve kanun) da geçmişken yine onlar buna (bu Kur'ana, bu peygambere) inanmazlar.
Ömer Nasuhi Bilmen
Onlar buna, (bu Kur'an'a) inanmazlar. Halbuki, evvelkilerin sünneti (başlarına gelen felaketler) gelip geçmiştir.
Elmalılı Hamdi Yazır
Ona iyman etmezler, halbuki önlerinde evvelkilerin sünneti geçmiştir
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Geçmiş milletlerin başına gelenler önlerinde geçmişken yine de ona iman etmezler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Kur'âna iman etmezler, halbuki öncekilerin sünneti (inanmadıkları için başlarına gelenler) gelip geçmiştir.
Diyanet İşleri (eski)
(12-13) Aynı şekilde biz de Kitap'ı suçluların kalblerine sokarız, ama ona yine de inanmazlar. Oysa kendilerinden öncekilerin uğradıkları meydandadır.
Diyanet İşleri
Önceki milletlerin (helâkine dair Allah’ın) kanunu geçmiş iken onlar buna (Kur’an’a) inanmazlar.
Diyanet Vakfi
Öncekilerin başına gelenlerden ders almaları gerekirken onlar hala buna (Kur'an'a) inanmıyorlar.
Celal Yıldırım
Kur'ân'a inanmazlar. Halbuki öncekilerin (bu yüzden başlarına) bir sünnet (ilâhî hüküm) de gelip geçmiştir, (misâli vardır).
Suat Yıldırım
(12-13) Biz böylece o inkâr ve alayı suçluların kalplerine sokarız. Geçmiş ümmetlerin başlarına gelen felaketler ibret teşkil ettiği halde yine de onlar iman etmezler.
Ali Fikri Yavuz
Kur’ân’a iman etmezler, halbuki, evvelki inkârcılar hakkında Allah’ın sünneti (onlara yaptığı azâp hali) geçmiştir. (İbret için önlerinde duruyor).
İbni Kesir
Kendilerinden öncekilerin uğradıkları ortada iken yine de ona inanmazlar
Abdulbaki Gölpınarlı
Gene ona inanmazlar ve gerçekten, eskilerin yolu yordamı da böylece olup bitmiş, onlar da bu yüzden azâba uğrayıp gitmiştir.
Adem Uğur
Öncekilerin başına gelenlerden ders almaları gerekirken onlar hala buna (Kur'an'a) inanmıyorlar.
Ali Bulaç
Onlar ona (indirilen kitaba) inanmazlar, oysaki evvelkilerin sünneti geçmiştir.
Bekir Sadak
(12-13) Ayni sekilde biz de Kitap'i suclularin kalblerine sokariz, ama ona yine de inanmazlar. Oysa kendilerinden oncekilerin ugradiklari meydandadir.
Fizilal-il Kuran
Onlar Kur'an'a inanmazlar. Oysa daha önceki yoldaşları hakkında ilahi kanun işlemişti.
Gültekin Onan
Onlar ona (indirilen kitaba) inanmazlar, oysa ki öncekilerin sünneti geçmiştir.
Muhammed Esed
önceki (zalim)lerin izlediği yol (ve bu yolda başlarına gelenler) de nicedir gözlerinin önünde olduğu halde buna inanmazlar.
Şaban Piriş
Onlar da öncekilerin yaptığı gibi ona inanmazlar.
Tefhim-ul Kuran
Onlar ona (indirilen Kitaba) inanmazlar, oysaki evvelkilerin sünneti geçmiştir.
Ümit Şimşek
Onlar inanmazlar; oysa evvelkilerin başlarına gelenler, onları da kapsamına alacak bir yasa olarak cereyan etmiştir.
Süleyman Ateş
Kendilerinden öncekilerin sünneti (inkârcıların mahvedileceği yasası) geçtiği halde yine de ona inanmazlar.
Yaşar Nuri Öztürk
Ona inanmazlar. Oysaki, öncekilerin yol ve yöntemleri gözlerinin önünden geçmiştir.
Edip Yüksel
Nitekim, ona inanmazlar. Kendilerinden öncekilerin sünneti (adeti) de böyleydi.