نَحْنُ قَدَّرْنَا بَيْنَكُمُ الْمَوْتَ وَمَا نَحْنُ بِمَسْبُوقِينَ
Nahnu kaddernâ beynekumul mevte ve mâ nahnu bi mes- bûkîn(mesbûkîne).
| nahnu | : biz |
| kaddernâ | : takdir ettik, bir kader tayin ettik |
| beyne-kum | : sizin aranızda |
| el mevte | : ölüm |
| ve | : ve |
| mâ | : değil, olmaz |
| nahnu | : biz |
| bi mesbûkîne | : önüne geçilmiş olan |
(60-61) Aranızda ölüm (ün keyfiyyetini, zamaanını, mekânını ve ecellerin mıkdarını) biz (ta'yin ve) takdîr etdik ve biz — (sizi helak ederek) yerinize diğer benzerlerinizi getirmeniz ve sizi bilemeyeceğiniz bir yaratılışda ve suretlerde tekrar peyda etmemiz hususunda — önüne geçilecekler de değiliz.
Sizin aranızda ölümü Biz takdir ettik ve Biz önüne geçilmiş olanlar değiliz.
Biz takdir ettik aranızda o ölümü ve bizim önümüze geçilmez
Aranızda ölümü Biz takdir ettik ve Bizim önümüze geçilmez.
Aranızda ölümü takdir eden biziz ve bizim önümüze geçilmez.
(60-61) Ölümü aranızda Biz tayin ettik; sizi ortadan kaldırıp benzerlerinizi yerinize getirmeyi, sizi bilmediğiniz şekilde var etmeyi dilesek kimse önümüze geçemez.
(60-61) Sizin yerinize benzerlerinizi getirmek ve sizi bilemeyeceğiniz bir şekilde yeniden yaratmak üzere aranızda ölümü biz takdir ettik. (Bu konuda) bizim önümüze geçilmez.
Aranızda ölümü takdir eden biziz. Ve biz, önüne geçilebileceklerden değiliz.
Sizi (yok edip yerinize) benzerlerinizi getirmemize ve sizi bilemiyeceğiniz (şekil ve vasıfta) yaratıp ortaya çıkarmamıza karşı önümüze geçilecek de değiliz.
(60-61) Aranızda ölümü Biz takdir ettik. Sizi yok edip yerinize benzerlerinizi getirmeyi ve sizi bilemeyeceğiniz bir biçimde ve vasıfta yaratmayı dilersek, Bize mani olacak hiçbir güç yoktur.
Aranızda ölümü (ve ecelleri) biz takdir ettik; ve biz, dilediğimiz şeyi yerine getirmekten âciz de değiliz.
Biz, takdir ettik aranızda ölümü. Ve Biz, önüne geçilecekler de değiliz.
Biz takdîr ettik aranızda ölümü ve kimse geçemez önümüze bizim.
Aranızda ölümü takdir eden biziz. Ve biz, önüne geçilebileceklerden değiliz.
Sizin aranızda ölümü takdir eden Biziz ve Bizim önümüze geçilmiş değildir;
(60-61) Olumu aranizda Biz tayin ettik; sizi ortadan kaldirip benzerlerinizi yerinize getirmeyi, sizi bilmediginiz sekilde var etmeyi dilesek kimse onumuze gecemez.
Ölümü aranızda plânlayan biziz. Hiç kimse bizim önümüze geçemez.
Sizin aranızda ölümü takdir eden biziz ve bizim önümüze geçilmiş değildir;
Ölümün sizin aranızda (her zaman geçerli) olmasını emrettik: ama hiçbir şey Bizi alıkoyamaz
Aranızda ölümü takdir eden biziz! Önümüze de geçilemez.
Sizin aranızda ölümü takdir eden biziz ve bizim önümüze geçilmiş değildir;
Aranızda ölümü takdir eden Biziz. Kimse Bizi alıkoyacak değildir:
Aranızda ölümü takdir eden biziz ve bizim önümüze geçilmiş değildir (kimse ölüme engel olamaz).
Ölümü aranızda biz takdir ettik. Biz önüne geçilecekler değiliz.
Aranızda ölümünüzü önceden biz belirledik. Kimse bizi engelleyemez: