ثُلَّةٌ مِّنَ الْأَوَّلِينَ
Sulletun minel evvelîn(evvelîne).
| sulletun | : ümmet, cemaat, topluluk |
| min el evvelîne | : evvelkilerden |
Bir çok (u) evvelki (ümmet) lerden,
(13-15) (O Sabikûn) Evvelkilerden bir cemaattır. Ve biraz da sonrakilerdendir. Altundan örülmüş tahtlar üzerindedirler.
Bir çok evvelînden
Çoğu öncekilerden,
Çoğu önceki ümmetlerden,
(13-14) Onların büyük kısmı eski ümmetlerden, bir kısmı da sonrakilerdendir.
(13-14) Onların çoğu öncekilerden, azı da sonrakilerdendir.
(Onların) çoğu önceki ümmetlerden,
(13-14) Öncekilerden büyük bir cemaattir, sonrakilerden az bir topluluktur.
(13-14) Çoğu önceki ümmetlerden, biraz da sonrakilerden.
Evvelki ümmetlerin (hayırda ileri geçenlerinden) çok kimseler,
Bir çoğu öncekilerden,
Öncekilerin bir çoğu.
(Onların) çoğu önceki ümmetlerden,
Bir çoğu geçmiş (ümmet)lerden,
(13-14) Onlarin buyuk kismi eski ummetlerden, bir kismi da sonrakilerdendir.
Çoğu öncü ümmetlerden,
Bir çoğu geçmiş (ümmet)lerden,
çoğu eski zamanların,
Bir çoğu öncekilerden.
Bir çoğu geçmiş (ümmet)lerden.
Onların birçoğu öncekilerdendir.
Çoğu öncekilerden,
Büyük kısmı öncekilerden,
Onların büyük bir kısmı önceki nesillerden,