vakia suresi 44. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75 . 76 . 77 . 78 . 79 . 80 . 81 . 82 . 83 . 84 . 85 . 86 . 87 . 88 . 89 . 90 . 91 . 92 . 93 . 94 . 95 . 96


لَّا بَارِدٍ وَلَا كَرِيمٍ

Lâ bâridin ve lâ kerîm(kerîmin).


lâ bâridin: serinletici değil
ve lâ kerîmin: ve rahatlatıcı değil


Hasan Basri Çantay
Ki (o gölge) ne serin, ne de fâideli değildir.

Ömer Nasuhi Bilmen
(44-46) (O gölge) Ne soğuktur, ne de fâidelidir. Çünkü, şüphe yok onlar bundan evvel nîmetlere (zevklerine) düşkünler idiler. Ve büyük günah üzerine ısrar eder olmuşlardır.

Elmalılı Hamdi Yazır
Ne serin ne de kerîm

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
ne serin, ne de rahatlatıcı!

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Ki ne serindir, ne de faydalı.

Diyanet İşleri (eski)
(42-44) İnsanın içine işleyen bir sıcaklık ve kaynar su içinde, serinliği ve hoşluğu olmayan kara bir dumanın gölgesinde bulunurlar.

Diyanet İşleri
(42-44) Onlar, iliklere işleyen bir ateş ve bir kaynar su içindedirler. Ne serin ve ne de yararlı olan zifirî bir gölge içinde!.

Diyanet Vakfi
(43-44) Serin ve hoş olmayan kapkara dumandan bir gölge altındadırlar;

Celal Yıldırım
O ne serindir, ne de okşayıcı ve rahatlatıcıdır.

Suat Yıldırım
(43-44) Ne serin, ne de faydalı olmayan, kapkara duman tabakası altındadırlar.

Ali Fikri Yavuz
O gölge ne serindir, ne mülâyim...

İbni Kesir
Ne serindir, ne de hoştur.

Abdulbaki Gölpınarlı
Ne bir serinlik var, ne bir güzellik var.

Adem Uğur
Serin ve hoş olmayan.

Ali Bulaç
Ki o, ne serindir, ne ferahlatıcı (kerim).

Bekir Sadak
(42-44) Insanin icine isleyen bir sicaklik ve kaynar su icinde, serinligi ve hoslugu olmayan kara bir dumanin golgesinde bulunurlar.

Fizilal-il Kuran
Ne serinliği ve ne de okşayıcılığı var.

Gültekin Onan
Ki o, ne serindir, ne ferahlatıcı (kerim).

Muhammed Esed
ne serinleten, ne de rahatlatan (bir gölge).

Şaban Piriş
Serinlik yok, bağış yok.

Tefhim-ul Kuran
Ki o, ne serindir, ne ferahlatıcı (kerim) .

Ümit Şimşek
Bir gölge ki ne serinlik verir, ne bir hayrı dokunur.

Süleyman Ateş
Ki ne serindir, ne faydalı.

Yaşar Nuri Öztürk
Ne serindir ne de cömert.

Edip Yüksel
Ne soğuktur, ne de yararlı.