إِنَّهُ لَقُرْآنٌ كَرِيمٌ
İnnehu le kur’ânun kerîm(kerîmun).
| inne-hu | : muhakkak ki o |
| le | : gerçekten |
| kur'ânun kerîmun | : Kur'ân-ı Kerim'dir |
| kerim | : yüce, şerefli, çok değerli, ikram eden, cömert olan, feyz veren |
muhakkak o, elbette çok şerefli bir Kur'andır,
(77-78) Muhakkak ki o, elbette bir kerîm Kur'an'dır. Bir mahfûz kitaptadır.
ki hakıkaten o bir Kur'an-ı Kerîm'dir
Ki bu, hakikaten çok değerli bir Kur'an'dır.
O, elbette şerefli bir Kur'ân'dır.
(77-80) Doğrusu bu Kitap, sadece arınmış olanların dokunabileceği, saklı bir Kitap'da mevcutken Alemlerin Rabbi tarafından indirilmiş olan Kuranı Kerim'dir.
O, elbette değerli bir Kur’an’dır.
(77-78) Şüphesiz bu, korunmuş bir kitapta bulunan değerli bir Kur'an'dır.
Şüphesiz bu, çok yüce, çok değerli Kur'ân'dır.
Bu kitap, pek değerli, şerefli bir Kur’ân’dır.
Muhakkak ki o, (faydası çok) bir Kur’an-ı Kerim’dir.
Şüphesiz o; şerefli bir Kur'an'dır.
Şüphe yok ki bu, pek güzel ve şerefli Kur'ân'dır.
Şüphesiz bu, değerli bir Kur'an'dır,
Elbette bu, bir Kur'an-ı Kerim'dir.
(77-80) Dogrusu bu Kitap, sadece arinmis olanlarin dokunabilecegi, sakli bir Kitap'da mevcudken alemlerin Rabbi tarafindan indirilmis olan Kurani Kerim'dir.
Bu kitap, yüce Kur'an'dır.
Elbette bu, bir Kuran-ı Kerim'dir.
O, gerçekten değerli bir hitabedir,
-Hayır, Şüphesiz o, şerefli bir Kur’an’dır/okumadır.
Hiç tartışmasız bu, Kur'an-ı Kerim'dir.
Bu çok şerefli bir Kur'ân'dır.
O, elbette değerli bir Kur'ân'dır,
O, kesinlikle şerefli bir Kur'an'dır.
Bu, onurlu bir Kuran'dır.