مَا تَسْبِقُ مِنْ أُمَّةٍ أَجَلَهَا وَمَا يَسْتَأْخِرُونَ
Mâ tesbiku min ummetin ecelehâ ve mâ yeste’hırûn(yeste’hırûne).
| mâ tesbiku | : öne geçmez, erkene alamaz |
| min ummetin | : (ümmetlerden) bir ümmet |
| ecele-hâ | : onun eceli, onun süresi |
| ve mâ yeste'hırûne | : ve ertelemez, erteleyemez, tehir edemez |
Hiçbir ümmet (helakleri için mukadder) vaktini beriye getiremeyeceği gibi (bundan) geri de kalamazlar.
Hiçbir ümmet, ecelini geçemez ve geriye de kalamaz.
Hiç bir ümmet, ecelini sebkedemez ve geriletemezler
Hiç bir ümmet ecelini ne öne alabilir, ne de erteleyebilir.
Hiçbir ümmet, ecelini ne öne alabilir, ne de erteleyebilir.
Hiçbir ümmet, kendi süresini ne çabuklaştırabilir ve ne de geciktirebilir.
Hiçbir ümmet, kendi ecelinin önüne geçemez, onu geciktiremez de.
Hiçbir ümmet, ecelini ne öne alabilir, ne de erteleyebilir.
Hiçbir ümmet (yok edilip silinecek) süresini ne ileri geçer, ne de geri kalır, (belirlenmiş vakit gelince ilâhî hüküm tecelli eder.)
Hiç bir ümmet vâdesini ne öne alabilir ne de erteleyebilir.
Hiç bir ümmet, ecelini, (mukadder helâk zamanını) geçip öne alamaz ve geriletemez.
Hiç bir ümmet, kendi süresini öne de alamaz, geriye de bırakamaz.
Hiçbir ümmet, helâk edilmesi mukadder olan zamânı ileriye alamayacağı gibi geriye de atamaz.
Hiçbir ümmet, ecelini ne öne alabilir, ne de erteleyebilir.
Ümmetlerden hiçbiri, kendisine tesbit edilmiş eceli ne öne alabilir, ne erteleyebilir.
Hicbir ummet, kendi suresini ne cabuklastirabilir ve ne de geciktirebilir.
Hiç bir ümmet, ecelini ne öne alabilir ve ne de erteleyebilir.
Ümmetlerden hiçbiri, kendisine tesbit edilmiş eceli ne öne alabilir, ne erteleyebilir.
çünkü hiçbir ümmet kendi süresini ne öne alabilir; ve ne de geciktirebilir.
Hiç bir toplum süresini ne öne alabilir ne de geri bırakabilir.
Ümmetlerden hiç biri, kendisine tesbit edilmiş eceli ne öne alabilir, ne de erteleyebilir.
Bir ümmet, ecelini ne öne alabilir, ne de erteleyebilir.
Hiçbir ümmet, ne süresinden ileri geçebilir, ne de geri kalabilir.
Hiçbir ümmet ne süresinden ileri geçebilir ne de geri kalır.
Hiç bir toplum kendisi için belirlenmiş süreyi çabuklaştıramaz, geciktiremez.