فَسَبِّحْ بِاسْمِ رَبِّكَ الْعَظِيمِ
Fe sebbıh bismi rabbikel azîm(azîmi).
| fe | : o zaman, o halde, artık |
| sebbih | : tespih et |
| bi ismi | : ismi ile |
| rabbi-ke | : Rabbini |
| el azîmi | : azîm, büyük, yüce |
O halde O büyük Rabbini, kendi adiyle, tesbîh (ve tenzîh) et.
Artık o Azîm Rabbinin ismiyle tesbihe devam et.
haydi tesbih et rabbının azîm ismiyle
Haydi, Rabbinin yüce ismi ile tesbih et!
O halde, haydi tesbih et Rabbinin yüce ismiyle.
Öyleyse çok büyük olan Rabbinin adını tesbih et.
O hâlde sen, yüce Rabbinin adıyla tespih et.
O halde, ulu Rabbinin adını yüceltip noksanlıklardan tenzih et.
Çok yüce ulu Rabbin ismini tesbîh et.
O halde, (ey şanlı Elçi)! Haydi sen de Rabbinin yüce adını zikret!
O halde (Ey Kerîm Rasûl), yüce Rabbini ismiyle tesbih et...
Öyleyse Rabbını, o büyük adıyla tesbih et.
Artık pek ulu Rabbinin adını anarak tenzîh et onu.
O halde, ulu Rabbinin adını yüceltip noksanlıklardan tenzih et.
Öyleyse, büyük Rabbini ismiyle tesbih et.
Oyleyse cok buyuk olan Rabbinin adini tesbih et!*
Öyleyse ey insanlar! Çok büyük olan Rabbinin adını tesbih et.
Öyleyse, büyük rabbini ismiyle tesbih et.
Öyleyse, kudret sahibi Rabbinin ismini yücelt!
O halde sen, yüce Rabbinin adı ile tesbih et!
Öyleyse, büyük Rabbini ismiyle tesbih et.
Sen Ulu Rabbinin adını kusurdan ve ortaktan tenzih et.
Öyleyse ulu Rabbinin adını tesbih et (O'nun eksikliklerinden uzak, yücelerden yüce olduğunu an).
Hadi artık, yüce Rabbinin adını tespih et!
Öyleyse Büyük olan Rabbinin ismini yücelt.