فَيَوْمَئِذٍ وَقَعَتِ الْوَاقِعَةُ
Fe yevme izin vekaatil vâkıah(vâkıatu).
| fe | : işte |
| yevme izin | : o gün |
| vakaati | : vuku bulur |
| el vâkiatu | : vakıa, büyük olay, kıyâmet |
İşte o zaman olan olmuş (kıyamet kopmuş) dur.
(15-17) İşte o günde Kıyamet vukûa gelmiş olur. Ve gök yarılmıştır, artık o, o günde pek zaiftir. Ve melek (zümresi) onun çevresindedir ve Rabbin Arş'ını, başları üzerinde sekiz melek yüklenir.
İşte o gün o vâkıa vukua gelmiştir
işte o zaman o kıyamet kopmuş olacaktır.
İşte o gün olacak olur.
(13-15) Sura bir üfürüş üfürüldüğü, yer ve dağlar kaldırılıp bir vuruşla birbirine çarpıldığı zaman, işte o gün olacak olur, kıyamet kopar.
(13-15) Sûr’a bir defa üfürülünce, yeryüzü ve dağlar kaldırılıp birbirine bir çarptırılınca, işte o gün olacak olmuş (kıyamet kopmuş)tur.
(13-15) Artık Sûr'a bir defa üflendiği, yeryüzü ve dağlar kaldırılıp birbirine tek çarpışla çarpılıp darmadağın edildiği zaman, işte o gün olacak olur (kıyamet kopar).
İşte o gün olan olur, müthiş olay meydana gelir.
İşte o gün olan olur, kıyamet o gün kopar!
İşte o gün, kıyamet kopmuştur.
İşte o gün; olan olmuştur.
İşte o gün ansızın kopacak kıyâmet kopar.
işte o gün olacak olur (kıyamet kopar).
İşte o gün, vakıa (bir gerçek olan kıyamet) artık vuku bulmuş (gerçekleşmiş)tir.
(13-15) Sura bir ufurus ufuruldugu, yer ve daglar kaldirilip bir vurusla birbirine carpildigi zaman, iste o gun olacak olur, kiyamet kopar.
İşte o vak'a olmuştur.
İşte o gün, vakıa (bir gerçek olan kıyamet) artık vukubulmuş (gerçekleşmiş)tir.
İşte böyle, olup bitmesi gereken o Gün olup bitecek;
O gün olacak olur.
İşte o gün, vakıa (bir gerçek olan kıyamet) artık vuku bulmuş (gerçekleşmiş)tir.
İşte o gün olan olmuştur.
İşte o gün, olan olmuştur.
İşte o gün, olması gereken olmuştur.
İşte o gün kaçınılmaz olay gerçekleşmiştir.