كَلَّا لَمَّا يَقْضِ مَا أَمَرَهُ
Kellâ lemmâ yakdı mâ emerah(emerahu).
| kellâ | : hayır |
| lemmâ yakdı | : kada etmedi, yerine getirmedi |
| mâ | : şey |
| emera-hu | : ona emretti |
Gerçek (o insan, Allahın) emretdiği şeyleri yerine getirmemişdir.
(23-24) Hayır hayır.. Ona emrettiği şeyi, o yerine getirmedi. İnsan, bir de taamına bakıversin.
Hayır hayır, doğrusu o hiç onun emrini tam eda etmedi
Hayır, hayır doğrusu o, O'nun emrini tam yerine getirmedi.
Hayır hayır, doğrusu o, hiç Allah'ın emrini tam yerine getirmedi,
Hayır; Allah'ın kendisine buyurduğunu hala yerine getirmemiştir.
Hayır, hayır o, Allah’ın kendisine emrettiğini yerine getirmedi. (İman etmedi.)
Hayır! (İnsan) Allah'ın emrettiğini yapmadı.
Hayır, hayır; insan, Allah'ın buyruğunu (lâyıkıyla) yerine getirmemiştir.
Hayır! İnsan, Allah’ın buyruğunu lâyıkıyla yerine getirmedi.
Doğrusu o insan, (Allah’ın) kendisine emrettiğini tam olarak hiç yerine getirmemiştir.
Hayır; Allah'ın emrettiğini yerine getirmemiştir.
Gerçekten de insan, onun emrini tam yerine getirmedi gitti.
Hayır! (İnsan) Allah'ın emrettiğini yapmadı.
Hayır; ona (Allah'ın) emrettiğini yerine getirmedi.
Hayir; Allah'in kendisine buyurdugunu hala yerine getirmemistir.
Hayır, insan hala Allah'ın kendisine emrettiğini yapmadı.
Hayır; ona (Tanrı'nın) buyurduğunu yerine getirmedi.
Hayır, (insan) Allah'ın kendisine buyurduklarını henüz yerine getirmiş değildir!
-Hayır, buna rağmen, henüz onun emrini yerine getirmedi.
Hayır; ona (Allah'ın) emrettiğini yerine getirmedi.
Doğrusu insan, Allah'ın ona emrettiklerini yerine getirmedi.
Hayır, insan, O'nun kendisine emrettiğini yapmadı.
Hayır, hayır! O, O'nun kendisine emrettiğini hiç yerine getirmedi.
Ne var ki O'nun kendisine emrettiğini yerine getirmedi.