فَأَنبَتْنَا فِيهَا حَبًّا
Fe enbetnâ fîhâ habbâ(habben).
| fe | : böylece |
| enbetnâ | : taneler bitirdik, yetiştirdik |
| fî-hâ | : orada |
| habben | : taneler |
Bu suretle onda dâne (ler) bitirdik,
(25-27) Şüphe yok ki, bir suyu bir dökmekle döküverdik. Sonra yeri bir yarmakla yarıverdik. Artık onda daneler bitirdik.
Bu suretle onda daneler
Bu şekilde orada daneler,
Bu suretle orada ekinler bitirdik.
(26-31) Sonra yeryüzünü iyice yarmakta ve orada taneli ekinler, üzümler, sebzeler, zeytin, hurma ağaçları ve bahçelerde koca koca ağaçlı meyveler ve çayırlar bitirmekteyiz.
(27-32) Böylece sizin ve hayvanlarınızın yararlanması için orada taneler, üzümler, yoncalar, zeytinler, hurmalıklar, sık ağaçlı bahçeler, meyveler ve otlaklar ortaya çıkardık.
(25-32) Şöyle ki: Yağmurlar yağdırdık. Sonra toprağı göz göz yardık da oradan ekinler, üzüm bağları, sebzeler, zeytin ve hurma ağaçları, iri ve sık ağaçlı bahçeler, meyveler ve çayırlar bitirdik. (Bütün bunlar) sizi ve hayvanlarınızı yararlandırmak içindir.
(27-28-29-30-31) Orada dâne, üzüm, yonca, zeytin, hurma, sık ve büyük ağaçlı bahçeler, meyveler ve çayırlar bitiririz.
(24-31) Hele, insan, yiyeceklerinin kaynağına bir baksın: Biz yağmuru gökten şırıl şırıl döktük. Sonra nebat bitsin diye, toprağı iyice sürdük, Orada hububatlar, taneler, üzümler ve yoncalar, zeytinler ve hurmalar, ağaçları gür ve sık bahçeler, meyveler ve çayırlar bitirdik.
Böylece bitirdik onda daneler,
Böylece orada tane bitirdik.
Derken orada tohumlar bitirdik.
Bu suretle orada ekinler bitirdik,
Böylece onda taneler bitirdik,
(26-31) Sonra yeryuzunu iyice yarmakta ve orada taneli ekinler, uzumler, sebzeler, zeytin, hurma agaclari ve bahcelerde koca koca agacli meyveler ve cayirlar bitirmekteyiz.
Orada bitirdik, taneleri.
Şöylece onda taneler bitirdik,
bu sayede ondan tahıllar yetiştirmekteyiz,
Ve orada taneler bitirdik.
Böylece onda bitirdik; taneler,
Ondan taneler,
Orada bitirdik: Dâne,
Ardından orada dâneler bitirdik.
Ve orada taneler bitirdik,