ثُمَّ أَمَاتَهُ فَأَقْبَرَهُ
Summe emâtehu fe akberah(akberahu).
| summe | : sonra |
| emâte-hu | : onu öldürdü |
| fe | : böylece |
| akbera-hu | : onu kabire koydurdu |
Sonra onu öldürüb kabre sokdu.
(20-21) Sonra ona yolu kolaylaştırdı. Sonra onu öldürdü de kabre soktu.
Sonra onu öldürdü de kabre gömdürdü
Sonra onu öldürdü de kabre gömdürdü.
Sonra onu öldürdü de kabre koydurdu.
Sonra onu öldürür ve kabre koyar.
Sonra onu öldürdü ve kabre koydu.
Sonra onun canını aldı ve kabre soktu.
Sonra onu öldürüp kabre koymuştur.
(18-22) Yaratan onu neden yarattı? Bir meni damlasından yarattı. Yarattı ve güzel bir biçim verdi. Sonra da hayat yolunu kolaylaştırdı. En sonunda da onu öldürür ve kabre koyar. Daha sonra da, istediği zaman onu diriltir.
Sonra onu öldürdü de kabre gömdürdü.
Sonra da onu öldürdü, kabre koydu.
Sonra öldürmüştür onu da kabre sokmuştur.
Sonra onun canını aldı ve kabre soktu.
Sonra onu öldürdü, böylece kabre gömdürdü.
Sonra onu oldurur ve kabre koyar.
Sonra onu öldürdü, kabre koydurdu.
Sonra onu öldürdü, böylece kabre gömdürdü.
ve sonunda onu öldürür ve kabre koyar;
Sonra, onu öldürüp, kabre koydu.
Sonra da onu öldürdü, böylece kabre gömdürdü.
Sonra öldürüp kabre koydu.
Sonra onu öldürdü, kabre koydurdu.
Sonra öldürdü onu, kabre koydurdu onu.
Sonra onu öldürdü, mezara koydu.