ثُمَّ يَطْمَعُ أَنْ أَزِيدَ
Summe yatmau en ezîd(ezîde).
| summe | : sonra |
| yatmau | : tamah eder, ister |
| en ezîde | : artırmamı |
Sonra da o (bütün bunlara rağmen) hırs ile daha da artırmamı ister.
(13-15) Ve yanında hazır oğullar (verdim). Ve onun için bir döşemekle döşeyiverdim. Sonra da arttırayım diye tamahkar bulunuyor.
Sonra da tama' eder ki daha artırayım
Sonra o daha da arttırmamın hırsı içindedir!
Sonra da şiddetle arzu eder ki daha da artırayım.
Bir de verdiğim nimetten artırmamı umar;
Sonra da o hırsla daha da artırmamı umar.
Üstelik o (nimetlerimi) daha da arttırmamı umuyor.
Sonra da (verdiğimi) daha da artırmamı ister.
Hâlâ da açgözlülükle imkânlarını daha da artırmama hevesleniyor.
Sonra da arzu eder ki, daha artırayım.
Sonra daha da artırmamı umar o.
Sonra da daha fazlalaştırmamı umar.
Üstelik o (nimetlerimi) daha da arttırmamı umuyor.
Sonra, daha arttırmam için tamah eder (doyumsuz istekte bulunur).
Bir de verdigim nimetten artirmami umar;
Böyleyken halâ daha çoğunu vermemi bekliyor.
Sonra, daha arttırmam için tamah eder (doyumsuz istekte bulunur).
buna rağmen o, hala ihtirasla verdiğimden daha fazlasını istiyor!
Daha da artırmamı umuyor.
Sonra, daha da arttırmam için tamah eder (doyumsuz istekte bulunur).
O daha da vermemi bekliyor.
Hâlâ daha da artırmama göz dikiyor.
Tüm bunlardan sonra hırs ile daha da artırmamı istiyor.
Buna rağmen, daha fazlasını istiyor.