يُؤْفَكُ عَنْهُ مَنْ أُفِكَ
Yû’feku anhu men ufik(ufike).
| yû'feku | : çevrilir, döndürülür |
| an-hu | : ondan |
| men | : kim, kimse |
| ufike | : döndürüldü |
Ondan döndürülen kimseler döndürülür.
(9-10) Ondan döndürülen kimse, döndürülür. O (muhtelif sözlü) yalancılar kahrolsunlar.
Ondan çevirilen çevrilir
Ondan çevrilen çevrilir.
Ondan çevrilen (imana) çevrilir.
Bundan, dönebilecek kimseler döndürülür.
Ondan (Peygamber’den) çevrilen çevrilir.
(7-9) İçinde yörüngeleri olan göğe andolsun ki siz çelişkili sözler söylüyorsunuz. Ondan (Kur'an'dan veya imandan) dönen döndürülür (engellenmez).
Ondan çevrilebilen kimse çevrilir.
Oysa bu dâvetten, ancak aklı çarpılmış olan kimse çevrilip vazgeçirilir.
Peygamber ve Kur’an’dan çevrilen çevrilir.
Ondan döndürülen kimseler döndürülür.
Ondan saptırılan, saptırılmıştır.
Ondan (Kur'an'dan veya imandan) dönen döndürülür (engellenmez).
Ondan çevrilen çevrilir,
Bundan, donebilecek kimseler dondurulur.
Çevrilen, ondan çevriliyor.
Ondan çevrilen çevrilir,
Bu konuda (gerçeğe) aykırı görüşleri savunan, (yalnızca) kendini aldatır!
Ondan çevrilen çevrilir.
Ondan çevrilen çevrilir,
Ancak haktan döndürülenler hesap gününe iman etmekten saptırılır.
Çevrilen, ondan çevriliyor.
Yüzgeri çevrilen onun yüzünden çevrilir.
Çevrilen, ondan çevrilir.