أَخْرَجَ مِنْهَا مَاءهَا وَمَرْعَاهَا
Ahrece minhâ mâehâ ve mer’âhâ.
| ahrece | : çıkardı |
| min-hâ | : ondan |
| mâe-hâ | : onun suyu |
| ve mer'â-hâ | : ve onun merasını, yeşilliğini, otlağını |
Ondan suyunu, otlağını çıkardı.
(29-31) Ve gecesini karanlık etti, gündüzünü de çıkardı (aydınlattı). Ve ondan sonra da yeri yaydı. Ondan suyunu ve otlağını çıkarıverdi.
Ondan suyunu ve mer'asını çıkardı
Ondan suyunu ve otlağını çıkardı.
Ondan suyunu ve otlağını çıkardı.
Suyunu ondan çıkarmış ve otlak yer meydana getirmiştir.
Ondan suyunu ve merasını çıkardı.
(30-33) Ondan sonra da yerküreyi döşedi. Kendiniz ve hayvanlarınız için bir faydalanma olmak üzere, yerden suyunu ve otlağını çıkardı ve dağları sağlam bir şekilde yerleştirdi.
Ondan da suyunu ve otlağını (çeşit çeşit ağaç ve bitkilerini) çıkardı.
Oradan sularını, otlaklarını çıkardı.
O arzdan suyunu ve otlağını çıkardı;
Ondan suyunu ve otlağını çıkarmıştır.
Oradan suyunu, otlağını çıkarıp meydana getirdi.
Yerden suyunu ve otlağını çıkardı,
Ondan da suyunu ve otlağını çıkardı.
Suyunu ondan cikarmis ve otlak yer meydana getirmistir.
Suyunu ondan çıkarmış ve otlak yer meydana getirmiştir.
Ondan da suyunu ve otlağını çıkardı.
yerden suyu ve bitki örtüsünü çıkartmış,
Ondan suyunu ve otlağını çıkardı.
Ondan da suyunu ve otlağını çıkardı.
Ondan suyunu ve otlağını çıkardı.
Ondan suyunu ve otlağını çıkardı,
Ondan suyunu, otlağını çıkardı.
Ondan suyunu ve otlağını çıkardı.