وَإِنْ لَّمْ تُؤْمِنُوا لِي فَاعْتَزِلُونِ
Ve in lem tû’minû lî fa’tezilûni.
| ve in | : ve eğer |
| lem tû'minû | : siz inanmıyorsunuz |
| lî | : bana |
| fe | : o zaman, o halde, artık |
| i'tezilû-ni | : benden uzaklaşın, ayrılın |
«Eğer bana îman etmezseniz (bari) benden uzaklaşıb çekilin» (demişdi).
«Ve eğer bana imân etmeyecek iseniz artık benden ayrılın.»
Onun için eğer bana iyman etmezseniz bari benden çekilin
Eğer bana iman etmezseniz, bari ben(im çevrem)den çekilin!»
Eğer siz bana iman etmezseniz hemen yanımdan uzaklaşın.»
'Bana inanmazsanız, başımdan çekilin.'
“Bana inanmadınızsa benden uzak durun.”
Eğer bana inanmazsanız, hiç değilse yanımdan uzaklaşın.
Eğer bana inanmıyorsanız, beni yalnız başıma bırakıp çekilin.
(19-21) Sakın Allah’a baş kaldırmayın, zira ben size apaçık bir delil getiriyorum. Beni taşlayıp öldürmenizden, benim de sizin de Rabbiniz olan Allah’a sığınıyorum. Bana inanmıyorsanız, bari beni kendi halime bırakın (bana kötülük etmeyin)."
Eğer bana iman etmezseniz (peygamberliğimi tasdik etmezseniz), benden ayrılın, çekilin.”
Eğer bana inanmazsanız; benden uzaklaşıp gidin.
Bana inanmıyorsanız bırakın tek başıma beni.
Eğer bana inanmazsanız, hiç değilse yanımdan uzaklaşın.
"Eğer bana inanmıyorsanız, bu durumda benden kopup ayrılın."
«ana inanmazsaniz, basimdan cekilin.»
Eğer bana inanmadınızsa bari yolumdan çekilin.
"Eğer bana inanmıyorsanız, bu durumda benden kopup ayrılın."
Ve eğer bana inanmıyorsanız, (hiç olmazsa) yolumdan çekilin!"
Eğer bana iman etmediyseniz, benden uzak durun.
«Eğer siz bana iman etmiyorsanız, bu durumda benden kopup ayrılın.»
'Bana inanmasanız bile, hiç olmazsa bana ilişmeyin.'
"Eğer bana inanmadınızsa bari ben(im yolum)dan çekilin."
"Bana inanmadınızsa bari benden uzak durun!"
'Bana inanmıyorsanız, bari beni yalnız bırakın.'