وَنَرَاهُ قَرِيبًا
Ve nerâhu karîbâ(karîben).
| ve nerâ-hu | : ve biz onu görüyoruz |
| karîben | : yakın |
Biz ise onu yakın görüyoruz.
(7-8) Halbuki, Biz onu pek yakın görürüz. O gün ki, (azabı vaki olur) gök erimiş maden gibi olacaktır.
Biz se onu yakın görürüz
Biz ise onu yakın görürüz.
Biz ise onu yakın görüyoruz.
Ama biz onu yakın görmekteyiz.
Biz ise onu yakın görüyoruz.
Biz ise onu yakın görmekteyiz.
Biz ise, onu yakın görmekteyiz.
(6-7) Onlar, o günü çok uzakta zannediyorlar, ama Biz yakın olduğunu biliyoruz.
Fakat biz, o azabı yakın görüyoruz.
Biz ise; onu, yakın görmekteyiz.
Ve bizse pek yakın görürüz onu.
Biz ise onu yakın görmekteyiz.
Biz ise, onu pek yakın görüyoruz.
Ama biz onu yakin gormekteyiz.
Biz ise onu yakın görüyoruz.
Biz ise, onu pek yakın görüyoruz.
ama Biz onu yakın görüyoruz!
Biz ise onu yakın görüyoruz.
Biz ise, onu pek yakın görmekteyiz.
Biz ise yakın görüyoruz.
Biz ise onu yakın görüyoruz.
Biz ise onu çok yakın görüyoruz.
Biz ise onu yakın görüyoruz.