وَأَضَلَّ فِرْعَوْنُ قَوْمَهُ وَمَا هَدَى Ve edalle fir’avnu kavmehu ve mâ hedâ.Sureler Anasayfası
Sadakat.Net- Kırık Manalı ve Karşılaştırmalı Meal
taha suresi 79. Ayet
ve edalle : ve dalâlette bıraktı fir'avnu : firavun kavme-hu : kendi kavmini ve mâ hedâ : ve hidayete mani oldu, hidayetten men etti Hasan Basri Çantay
Fir'avn, kavmini sapdırdı (ğı gibi onları) doğru yola (da) iletemedi,
Ömer Nasuhi Bilmen
Ve Fir'avun, kavmini sapıklığa düşürdü ve onları doğru bir yola götüremedi.
Elmalılı Hamdi Yazır
Velhasıl Firavn kavmini dalâlete sürükledi, hidayete götürmedi
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Velhasıl Firavun kavmini sapıklığa sürükledi, doğru yola götürmedi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Böylece Firavun kavmini yanlış yola sürükledi ve doğru yola götürmedi.
Diyanet İşleri (eski)
Firavun, milletini saptırdı, onlara doğru yolu göstermedi.
Diyanet İşleri
Firavun, halkını saptırdı, onlara doğru yolu göstermedi.
Diyanet Vakfi
Firavun, kavmini saptırdı, doğru yola sevketmedi.
Celal Yıldırım
Fir'avn, kavmini (doğru yoldan) saptırdı ve onlara (bir türlü) doğru yolu göstermedi.
Suat Yıldırım
Böylece Firavun halkını kurtuluşa değil, yanlış yola, çıkmaza götürdü.
Ali Fikri Yavuz
Böylece Firavun, kavmini sapıklığa sürükledi, hidayete götürmedi.
İbni Kesir
Firavun kavmini saptırdı ve onlara doğru yolu göstermedi.
Abdulbaki Gölpınarlı
Ve saptırdı kavmini Firavun ve doğru yola sevketmedi onları.
Adem Uğur
Firavun, kavmini saptırdı, doğru yola sevketmedi.
Ali Bulaç
Firavun, kendi kavmini şaşırtıp saptırdı ve onları doğruya yöneltmedi.
Bekir Sadak
Firavun, milletini saptirdi, onlara dogru yolu gostermedi.
Fizilal-il Kuran
Firavun, soydaşlarını sapıklığa sürükledi, onları doğru yola iletemedi.
Gültekin Onan
Firavun kendi kavmini şaşırtıp saptırdı ve onları doğruya yöneltmedi.
Muhammed Esed
Çünkü Firavun halkını saptırmış ve (onlara) doğru yolu göstermemişti.
Şaban Piriş
Firavun, kavmini saptırmış doğru yolu göstermemişti.
Tefhim-ul Kuran
Firavun, kendi kavmini şaşırtıp saptırdı ve onları doğruya yöneltmedi.
Ümit Şimşek
Firavun kavmini doğru yola çıkarmamış, saptırmıştı.
Süleyman Ateş
Fir'avn toplumunu saptırdı, doğru yola iletmedi.
Yaşar Nuri Öztürk
Firavun kendi toplumunu saptırmıştı; kılavuzluk edemedi.
Edip Yüksel
Firavun, halkını saptırdı, doğru yola iletmedi.