وَيَسْأَلُونَكَ عَنِ الْجِبَالِ فَقُلْ يَنسِفُهَا رَبِّي نَسْفًا Ve yes’elûneke anil cibâli fe kul yensifuhâ rabbî nesfâ(nesfen).Sureler Anasayfası
Sadakat.Net- Kırık Manalı ve Karşılaştırmalı Meal
taha suresi 105. Ayet
ve yes'elûne-ke : ve sana soruyorlar an el cibâli : dağlar hakkında, dağ(lar)dan fe kul : o zaman, de yensifu-hâ : onu savurup atacak rabbî : Rabbim nesfen : savurarak Hasan Basri Çantay
Sana dağları (n kıyamet günündeki haalini) sorarlar. De ki: «Rabbim onları ufalayıb savuracak».
Ömer Nasuhi Bilmen
Ve sana dağlardan sorarlar. Binaenaleyh de ki: «Onları Rabbim darmadağın edip savuracaktır.»
Elmalılı Hamdi Yazır
Bir de sana dağlardan soruyorlar, binaenaleyh de ki: rabbım onları un ufra edip savuracak da
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Bir de sana dağlar hakkında soruyorlar. De ki: «Rabbim, onları un ufak edip savuracak!
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
(Ey Muhammed!) Sana dağlar(ın kıyametteki durumunu) sorarlar, de ki: «Rabbim onları ufalayıp savuracak.»
Diyanet İşleri (eski)
(105-108) Sana dağları sorarlar; de ki: 'Rabbim onları ufalayıp savuracak, yerlerini düz, kuru bir toprak haline getirecek; orada ne çukur, ne tümsek göreceksin. O gün, hiçbir tarafa sapmadan bir davetçiye uyarlar. Sesler Rahman'ın heybetinden kısılmıştır; ancak bir fısıltı işitirsin.'
Diyanet İşleri
(Ey Muhammed!) Sana dağların (kıyamet günündeki) hâlini soruyorlar. De ki: “Rabbim onları toz edip savuracak.”
Diyanet Vakfi
(Resûlüm!) Sana dağlar hakkında sorarlar. De ki: Rabbim onları ufalayıp savuracak.
Celal Yıldırım
(105-106-107) (Kıyametin meydana geldiği vakit) dağların (nasıl olacağını) sana soruyorlar. De ki: Rabbim onları darmadağın edecek, ufalayıp savuracak; yerlerini dümdüz pürüzsüz boş olarak bırakacak; artık onda ne bir eğrilik, ne de bir tümseklik göreceksin.
Suat Yıldırım
(105-106) Bir de sana o gün, dağların durumunu sorarlar. De ki: "Rabbim onları darmadağın edecek, ufalayıp savuracak, yerlerini dümdüz, boş vaziyette bırakacak."
Ali Fikri Yavuz
(Ey Rasûlüm), sana dağların kıyâmetteki halini sorarlar(sa), de ki: “- Rabbim onları ufalayıp savuracak.
İbni Kesir
Ve sana dağlardan sorarlar. De ki: Rabbım, onları ufalayıp savuracak.
Abdulbaki Gölpınarlı
O gün dağlar ne olur diye soruyorlar sana; de ki: Rabbim onları un ufak eder, kuma döndürür de savurur.
Adem Uğur
(Resûlüm!) Sana dağlar hakkında sorarlar. De ki: Rabbim onları ufalayıp savuracak.
Ali Bulaç
Sana dağlar hakkında soruyorlar. De ki: "Benim Rabbim, onları darmadağın edip savuracak"
Bekir Sadak
(105-10) 8 Sana daglari sorarlar; de ki: «Rabbim onlari ufalayap savuracak, yerlerini duz, kuru bir toprak haline getirecek; orada ne cukur, ne tumsek goreceksin. O gun, hicbir tarafa sapmadan bir davetciye uyarlar. Sesler Rahman'in heybetinden kisilmistir; ancak bir fisilti isitirsin.»
Fizilal-il Kuran
Ey Muhammed, sana dağlara ilişkin soru sorarlar. De ki; Rabb'im onları ufalayıp havada savurur.
Gültekin Onan
Sana dağlar hakkında soruyorlar. De ki: "Benim rabbim, onları darmadağın edip savuracak"
Muhammed Esed
Ve sana (Kıyamet Günü'nde) dağları(n ne olacağını) soracaklar. O zaman (onlara) de ki: "Rabbim onları toza toprağa çevirip savuracak,
Şaban Piriş
Sana dağlardan soruyorlar de ki: -Rabbim onları un ufak edecektir.
Tefhim-ul Kuran
Sana dağlar hakkında soruyorlar. De ki: «Benim Rabbim, onları darmadağın edip savuracak.»
Ümit Şimşek
Sana dağları soruyorlar. De ki: Rabbim onları ufalayıp savuracak.
Süleyman Ateş
Sana dağlardan soruyorlar. De ki: "Rabbim onları ufalayıp savuracak!
Yaşar Nuri Öztürk
Sana dağlardan soruyorlar. De ki: "Rabbim onları un ufak edecektir."
Edip Yüksel
Senden dağları sorarlar. De ki, 'Rabbim onları ufalayıp savuracak.'