عُتُلٍّ بَعْدَ ذَلِكَ زَنِيمٍ Utullin ba’de zâlike zenîm(zenîmin).Sureler Anasayfası
Sadakat.Net- Kırık Manalı ve Karşılaştırmalı Meal
kalem suresi 13. Ayet
utullin : zorba, kabadayı, kötülük yapan ba'de zâlike : bundan sonra (bundan başka) zenîmin : soysuz, faiz yiyen, günahkâr Hasan Basri Çantay
(10-11-12-13) (Doğruya da, eğriye de) alabildiğine yemîn eden, izzet-i nefsi bulunmayan, (ötekini berikini) dâima ayıblayan, (gammazlıkla) lâf getirib götürmiye koşan, (insanları) hayırdan durmayıb men'eyleyen aşırı zaalim, çok günahkâr, kaba, haşin, bütün bunlardan başka da kulağı kesik (damgalı soysuz) olan her kişiyi tanıma (onlara boyun eğme)!
Ömer Nasuhi Bilmen
(13-15) Bunun ötesinde de kötü sözlü olup fenalıklarla tanışmış bulunana. Mal ve oğullar sahibi olmuş diye. Ona karşı Bizim âyetlerimiz okunduğu zaman dedi ki: «Evvelkilerin meseleleridir.»
Elmalılı Hamdi Yazır
zobu, sonra da dakma (zenîm)
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
zobu (kaba), sonra da takma (soysuzlukla damgalı),
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Kaba ve haşin, sonra da kötülükle damgalı,
Diyanet İşleri (eski)
(10-14) Diliyle iğneleyen, kovuculuk eden, iyiliği daima önleyen, aşırı giden, suç işleyen, çok yemin eden alçak zorbaya, bütün bunlar dışında bir de soysuzlukla damgalanmış kimseye, mal ve oğulları vardır diye aldırış etmeyesin.
Diyanet İşleri
(10-14) Yemin edip duran, aşağılık, daima kusur arayıp kınayan, durmadan söz taşıyan, iyiliği hep engelleyen, saldırgan, günaha dadanmış, kaba saba; bütün bunların ötesinde bir de soysuz olan kimseye mal ve oğulları vardır diye, sakın boyun eğme.
Diyanet Vakfi
(10-14) (Resûlüm!) Alabildiğine yemin eden, aşağılık, daima kusur arayıp kınayan, durmadan lâf götürüp getiren, iyiliği hep engelleyen, mütecâviz, günaha dadanmış, kaba ve haşin, bütün bunlardan sonra bir de soysuzlukla damgalanmış kimselerden hiçbirine, mal ve oğulları vardır diye, sakın boyun eğme.
Celal Yıldırım
(10-11-12-13-14) Çok yemin eden, değersiz alçak, kusur araştırıp leke süren, ikiyüzlülük edip söz götürüp getiren, hayra hep engel olan, saldırgan olup hakları çiğneyen, günah işleyen, kaba ve şerefsiz ve sonra da soysuz olan hiçbir kimseye —mal ve oğullar sahibi de olsa— boyun eğme.
Suat Yıldırım
(10-16) Sakın uyma: Servet ve hanedan sahibi diye, o bol bol yemin eden, değersiz adama! O gammaz, söz gezdiren, hayrın önünü kesene, o saldırgana, günaha dadanmışa! Şerefsiz, kaba, hem de soysuz olana! Kendisine âyetlerimiz okunduğunda "Bu eski insanların masalları!" diyene, yakında onun burnunu dağlayıp damga basarız.
Ali Fikri Yavuz
Zorbayı, bütün bunlarla beraber soysuz olan yardıkçıyı...
İbni Kesir
Kaba, haşin ve bunlardan başka da kulağı kesik olana,
Abdulbaki Gölpınarlı
Ayrıca da çirkin ve kötü huylu soysuza.
Adem Uğur
Kaba ve kötülükle damgalı,
Ali Bulaç
Zorba, saygısız, sonra da kulağı kesik;
Bekir Sadak
(10-14) Diliyle igneleyen, kovuculuk eden, iyiligi daima onleyen, asiri giden, suc isleyen, cok yemin eden alcak zorbaya, butun bunlar disinda bir de soysuzlukla damgalanmis kimseye, mal ve ogullari vardir diye aldiris etmeyesin.
Fizilal-il Kuran
Kaba, sonra da soysuz, alçak.
Gültekin Onan
Zorba, saygısız, sonra da kulağı kesik,
Muhammed Esed
(yahut) ihtiraslarına esir olmuş zalime ve bütün bunların ötesinde (hemcinslerine) hiçbir faydası dokunmayana.
Şaban Piriş
Kaba, üstelik kötü ün sahibi...
Tefhim-ul Kuran
Zorba, saygısız, sonra da kulağı kesik,
Ümit Şimşek
Kaba ve katı kalpli olup üstelik bir de soysuz olana.
Süleyman Ateş
Kaba, sonra da kötülükle damgalı,
Yaşar Nuri Öztürk
Kaba/obur, bütün bunlardan sonra da soyu bozuk, kötülükle damgalı.
Edip Yüksel
İnsafsız ve sahtekar.