وَإِنَّكَ لَعَلى خُلُقٍ عَظِيمٍ
Ve inneke le alâ hulukın azîm(azîmin).
| ve inne-ke | : ve muhakkak ki sen |
| le | : gerçekten, elbette, mutlaka |
| alâ | : üzerinde |
| hulukın | : yaratılış (ahlâk) |
| azîmin | : azîm, çok büyük |
Hiç şüphesiz büyük bir ahlaak üzerindesin sen.
Ve muhakkak ki sen pek büyük bir ahlak üzerindesin.
Ve her halde sen pek büyük bir ahlâk üzerindesin
Ve herhalde sen, pek büyük bir ahlak üzerindesin.
Sen elbette yüce bir ahlak üzeresin.
Şüphesiz sen büyük bir ahlaka sahipsindir.
Sen elbette yüce bir ahlâk üzeresin.
Ve sen elbette yüce bir ahlâk üzeresin.
Ve sen, elbette büyük yüksek bir ahlâk üzeresin.
Ve sen pek yüksek bir ahlâk üzerindesin!
Gerçekten sen, pek büyük bir ahlâk üzerindesin.
Muhakkak ki sen; büyük bir ahlak üzerindesin
Ve şüphe yok ki sen, pek büyük bir ahlâka sâhipsin elbette.
Ve sen elbette yüce bir ahlâk üzeresin.
Ve şüphesiz sen, pek büyük bir ahlak üzerindesin.
suphesiz sen buyuk bir ahlaka sahipsindir.
Ve sen yüce bir ahlaka sahipsin.
Ve kuşkusuz sen, pek büyük bir ahlak üzerindesin.
çünkü sen, üstün bir hayat tarzına sahipsin;
Sen, büyük bir ahlak üzeresin.
Ve şüphesiz sen, pek büyük bir ahlâk üzerindesin.
Şüphesiz ki sen pek büyük bir ahlâk üzeresin.
Ve sen, büyük bir ahlâk üzerindesin.
Ve gerçekten sen, çok büyük bir ahlak üzerindesin.
Kuşkusuz sen güçlü bir karaktere sahipsin.