فَقَدَرْنَا فَنِعْمَ الْقَادِرُونَ
Fe kadernâ fe ni’mel kâdirûn(kâdirûne).
| fe | : işte böyle |
| kadernâ | : biz takdir ettik |
| fe | : bunu |
| ni'me | : ne güzel |
| el kâdirûne | : takdir edenler |
İşte biz (bunu) kudretimizle yapdık. Demek (biz) ne güzel kaadirler (iz)!
İşte Biz kâdir olduk, artık ne güzel kâdir olanlarız.
Demek ki ölçmüşüz, demek ki biz ne güzel kâdiriz
Demek ki ölçmüşüz, demek ki Biz ne güzel güçlüleriz.
Demek ki biçimlendirmişiz. Ne güzel biçimlendireniz biz.
Buna gücümüz yeter; Biz ne güzel güç yetireniz!
Sonra da ona ölçülü bir biçim verdik. Biz ne güzel biçim verenleriz!
Biz buna güç yetirmişizdir. Ve bizim gücümüz ne büyüktür!
Biz, onu kudretimizle belli ölçüde tuttuk. Kudret yettirenler olarak biz ne güzel kudretlileriz!.
Biz işte böyle takdir ettik. Ne güzel takdir ederiz Biz!
İşte biz, bunu takdir ettik. O halde biz ne güzel kâdiriz!...
Bunu Biz takdir ettik, ne güzel takdir edenleriz Biz.
Derken taktîr ettik yaratılışını, ne güzel de takdîr ederiz biz.
Biz buna güç yetirmişizdir. Ve bizim gücümüz ne büyüktür!
İşte (buna) güç yetirdik. Demek ki, biz ne güzel güç yetirenleriz.
Buna gucumuz yeter; Biz ne guzel guc yetireniz!
Biz o sıvı damlacığın gelişmesini aşamalı bir plâna bağladık. Biz ne güzel plân yaparız.
İşte (buna) güç yetirdik. Biz ne güzel güç yetirenleriz.
Biz, (insanın yaratılışını) işte böyle gerçekleştirdik. Ne mükemmeldir Bizim (bir şeyi) gerçekleştirme kudretimiz!
Buna gücümüz yetti. Ne güzel güç yetirenleriz.
İşte (buna) güç yetirdik. Demek ki, biz ne güzel güç yetirenleriz.
Biz böylece takdir ettik. Ne güzel takdir ediciyiz!
Biçimlendirdik. Ne güzel biçim vereniz Biz.
Bir ölçüyle yaptık. Ne güzel ölçü koyanlarız biz!
Biz ölçtük, biçtik. Biz en iyi biçim verenleriz.