انطَلِقُوا إِلَى مَا كُنتُم بِهِ تُكَذِّبُونَ
İntalikû ilâ mâ kuntum bihî tukezzibûn(tukezzibûne).
| intalikû | : (ayrılıp) gidin |
| ilâ | : ... a |
| mâ | : şey |
| kuntum | : olduğunuz |
| bi-hî | : onu, kendisini |
| tukezzibûne | : yalanlıyorsunuz |
(O kâfirlere şöyle denilecek:) «(Haydi) o yalan diyegeldiğiniz şey'e (azaba) gidin».
(28-29) O gün vay haline yalanlayanların. Kendisini yalanladığınız şeye gidiniz.
Haydi boşanın o yalan dediğinize
Haydi boşalıp (gidin) o yalan dediğinize.
(Kıyameti yalanlayanlara şöyle denir): «Haydin gidin o yalanladığınız şeye doğru.»
İnkarcılara o gün şöyle denir: 'yalanlayıp durduğunuz şeye gidin;'
Onlara şöyle denecek: “Yalanlamakta olduğunuz şeye (cehennem azabına) gidin.”
(İnkârcılara o gün şöyle denilir:) yalan sayageldiğiniz azaba doğru gidin!
Yalanlayıp durduğunuz şey'e (azaba) doğru yollanın.
Nankörlere ise şöyle denir: "Haydi, durmayın yalan dediğiniz o azaba girin bakalım!"
(Kıyameti inkâr edenlere o gün şöyle denir): Haydi (dünyada) yalan saydığınız azaba gidin.
Varın yalanlayıp durduğunuz şeye gidin.
Haydi yürüyün yalanladığınıza doğru.
(İnkârcılara o gün şöyle denilir:) yalan sayageldiğiniz azaba doğru gidin!
Kendisini yalanladığınız (azab)a gidin.
Inkarcilara o gun soyle denir: «Yalanlayip durdugunuz seye gidin.»
Şimdi inkar ettiğiniz yere koşunuz!
Kendisini yalanladığınız (azab)a gidin.
Haydi, yalanlayıp durduğunuz şu (kıyamete) doğru gidin bakalım!
Haydi yalanladığınıza yürüyün.
Kendisini yalanlamakta olduğunuz (azab)a gidin.
Haydi, yalanlayıp durduğunuz şeye gidin.
"Haydi yalanladığınız (azâb)a gidin!
Haydi, yalanlamakta olduğunuz şeye gidin!
Haydi yalanlamakta olduğunuz şeye doğru yürüyün.