وَجَعَلْنَا نَوْمَكُمْ سُبَاتًا
Ve cealnâ nevmekum subâtâ(subâten).
| ve cealnâ | : ve yaptık |
| nevme-kum | : sizin uykunuz |
| subâten | : dinlenme |
Uykunuzu dinlenme yapdık.
(8-9) Ve sizleri çiftler olarak yarattık. Uykunuzu da bir dinleniş kıldık.
Ve uykunuzu bir sübat yaptık
Uykunuzu bir dinlenme yaptık.
Uykunuzu bir dinlenme yaptık.
Uykunuzu dinlenme vakti kıldık;
Uykunuzu bir dinlenme (sebebi) kıldık.
Uykunuzu bir dinlenme kıldık.
Uykunuzu, dinlenmenizi sağlayıcı kıldık.
Uykunuzu dinlenme yaptık.
Uykunuzu ise, bir dinlenme yaptık.
Uykunuzu dinlenme kıldık.
Ve uykunuzu, vakitli bir istirâhat zamânı kıldık.
Uykunuzu bir dinlenme kıldık.
Uykunuzu bir dinlenme yaptık.
Uykunuzu dinlenme vakti kildik;
Uykunuzu dinlenme vakti yaptık.
Uykunuzu bir dinlenme yaptık.
uykunuzu ölüm(ün bir sembolü) kıldık
Uykunuzu dinlenme kıldık.
Uykunuzu bir dinlenme yaptık.
Uykunuzu bir sükûn yaptık.
Uykunuzu dinlenme yaptık.
Sizin uykunuzu bir dinlenme/bir rahatlama/bir tür ölüm yaptık.
Uykunuzu bir dinlenme yaptık.