وَكَذَّبُوا بِآيَاتِنَا كِذَّابًا
Ve kezzebû bi âyâtinâ kizzâbâ(kizzâben).
| ve kezzebû | : ve yalanladılar |
| bi âyâti-nâ | : bizim âyetlerimizi |
| kizzâben | : tekzip ederek |
bizim âyetlerimizi alabildiklerine yalan sayıyorlardı.
Ve âyetlerimizi yalan saymakla yalan sayar olmuşlardı.
Âyetlerimizi tekzîb ede ede kesilmişlerdi kezzab
Ayetlerimize yalan diye diye tam bir yalancı olmuşlardı.
Âyetlerimizi yalanlaya yalanlaya tam bir yalancı olmuşlardı.
Ayetlerimizi hep yalan sayıp dururlardı.
Âyetlerimizi de alabildiğine yalanlamışlardı.
Bizim âyetlerimizi yalanladıkça yalanlamışlardı.
Âyetlerimizi yalan saydılar da saydılar.
İşleri güçleri ayetlerimizi yalan saymaktı.
Âyetlerimizi de alabildiklerine yalanlamışlardı.
Ve ayetlerimizi yalan sayıp dururlardı.
Ve delillerimizi boyuna yalanlarlardı.
Bizim âyetlerimizi yalanladıkça yalanlamışlardı.
Bizim ayetlerimizi yalanlayabildikleri kadar yalanlıyorlardı.
Ayetlerimizi hep yalan sayip dururlardi.
Ayetlerimizi de tamamen yalanlamışlardı.
Bizim ayetlerimizi yalanlayabildikleri kadar yalanlıyorlardı.
mesajlarımızı tek tek ve tümüyle yalanladıkları halde;
Ayetlerimizi yalanladıkça yalanlamışlardı.
Bizim ayetlerimizi de yalanlayabildikleri kadar yalanlıyorlardı.
Âyetlerimizi yalanladıkça yalanlıyorlardı.
Âyetlerimizi de tamamen yalanlamışlardı.
Ayetlerimizi pervasızca yalanlamışlardı.
Ve ayetlerimizi, mucizelerimizi yalanladılar.