وَكَوَاعِبَ أَتْرَابًا
Ve kevâıbe etrâbâ(etrâben).
| ve kevâıbe | : ve genç, göz alıcı, şahane endamlı |
| etrâben | : aynı yaşta, yaşıt |
memeleri tomurcuklanmış bir yaşıt kızlar,
Ve nar memeli, hep bir yaşta (cariyeler vardır).
Ve turunç sîneli yaşıtlar var
Turunç göğüslü yaşıt (kızlar) var.
Memeleri tomurcuklanmış yaşıt kızlar var.
(31-34) Doğrusu, Allah'a karşı gelmekten sakınanlara kurtuluş, bahçeler, bağlar, yaşıtlar ve dolu kadehler vardır.
(31-34) Şüphesiz Allah’a karşı gelmekten sakınanlara bir kurtuluş, bahçeler, üzümler, kendileriyle bir yaşta, göğüsleri çıkmış genç kızlar ve dolu dolu kadehler vardır.
(31-34) Şüphesiz takvâ sahipleri için umulanı buldukları yer, bahçeler, üzüm bağları, göğüsleri tomurcuk gibi kabarmış yaşıt kızlar, içki dolu kâseler vardır.
(31-32-33-34) (Allah'tan derin bir saygı ile) korkup (fenalıklardan) sakınanlara kurtuluş, başarıya erişme, bahçeler, bağlar, göğüsleri yeni kabarmış yaşıtlar; dolu dolu kadehler vardır.
(32-34) Onlara bahçeler, üzüm bağları, turunç göğüslü genç yaşıt dilberler, dolu dolu kadehler var.
Aynı yaşta tomurcuk sîneliler,
Göğüsleri tomurcuklanmış yaşıt kızlar.
Ve memeleri yeni sertleşmiş yaşıt kızlar.
Göğüsleri tomurcuk gibi kabarmış yaşıt kızlar,
Göğüsleri henüz tomurcuklanmış yaşıt kızlar.
(31-34) Dogrusu, Allah'a karsi gelmekten sakinanlara kurtulus, bahceler, baglar, yasitlar ve dolu kadehler vardir.
Göğüsleri tomurcuklanmış yaşıt kızlar ve
Göğüsleri henüz tomurcuklanmış yaşıt kızlar.
müthiş uyumlu harika eşler,
Göğüsleri tomurcuklanmış yaşıt kızlar..
Göğüsleri henüz tomurcuklanmış yaşıt kızlar.
Turunç göğüslü yaşıt güzeller,
Göğüsleri tomurcuklanmış yaşıt kızlar.
Göğüsleri turunç gibi yaşıtlar,
Genç ve yaşıt eşler...