kaf suresi 18. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45


مَا يَلْفِظُ مِن قَوْلٍ إِلَّا لَدَيْهِ رَقِيبٌ عَتِيدٌ

Mâ yelfızu min kavlin illâ ledeyhi rakîbun atîdun.


mâ yelfızu: söylenmez
min kavlin: bir söz
illâ: den başka, hariç (olmaz ki, olmasın)
ledeyhi: onun yanında
rakîbun: gözetleyiciler
atîdun: hazır bulunan


Hasan Basri Çantay
O, bir söz atmaya dursun, mutlak yanında haazır bir gözcü vardır.

Ömer Nasuhi Bilmen
Bir lakırdı telaffuz etmez ki, illâ yanında hazırlanmış bir gözetici (melek) vardır.

Elmalılı Hamdi Yazır
Her ne söz atarsa mutlak yanında hâzır bir gözcü vardır

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Her ne söz söylerse, mutlaka yanında hazır bir gözcü vardır.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
İnsan hiçbir söz söylemez ki yanında (onu) gözetleyen, dediklerini zapteden bir melek hazır bulunmasın.

Diyanet İşleri (eski)
(17-18) Sağında ve solunda, onunla beraber oturan iki alıcı melek, yanında hazır birer gözcü olarak söylediği her sözü zaptederler.

Diyanet İşleri
İnsan hiçbir söz söylemez ki onun yanında (yaptıklarını) gözetleyen (ve kaydeden) hazır bir melek bulunmasın.

Diyanet Vakfi
İnsan hiçbir söz söylemez ki, yanında gözetleyen yazmaya hazır bir melek bulunmasın.

Celal Yıldırım
Ağzından ne gibi bir söz çıkarsa mutlaka yanında onu görüp gözeten bir gözcü vardır.

Suat Yıldırım
(17-18) Zaten onun sağında ve solunda yerleşmiş iki kayıtçı vardır. Ağzından çıkan bir tek söz olmaz ki yanında, bu iş için hazırlanmış gözcü olmasın, onun söylediğini ve yaptığını kaydetmiş olmasın.

Ali Fikri Yavuz
O, her ne söz atarsa muhakkak yanında hazır bir gözcü vardır.

İbni Kesir
O, bir söz atmaya dursun; mutlaka yanında hazır bir gözcü vardır.

Abdulbaki Gölpınarlı
Hiçbir söz söylemez ki yanında, onu zapteden, gözetip kollayan biri bulunmasın.

Adem Uğur
İnsan hiçbir söz söylemez ki, yanında gözetleyen yazmaya hazır bir melek bulunmasın.

Ali Bulaç
O, söz olarak (herhangi bir şey) söylemeyiversin, mutlaka yanında hazır bir gözetleyici vardır.

Bekir Sadak
(17-18) Saginda ve solunda, onunla beraber oturan iki alici melek, yaninda hazir birer gozcu olarak soyledigi her sozu zaptederler.

Fizilal-il Kuran
İnsan hiçbir söz söylemez ki yanında gözetliyen, dediklerini zapteden bir melek hazır bulunmasın.

Gültekin Onan
O, söz olarak (herhangi bir şey) söylemeyiversin, mutlaka yanında hazır bir gözetleyici vardır.

Muhammed Esed
insanın söylediği her şeyde yanıbaşında mutlaka bir gözetleyici bulunur.

Şaban Piriş
Hiçbir şey söylemez ki onu gözleyen, tesbit eden biri bulunmasın.

Tefhim-ul Kuran
O, söz olarak (herhangi bir şey) söylemeyiversin, mutlaka yanında hazır bir gözetleyici vardır.

Ümit Şimşek
Ağzından ne söz çıkacak olsa, yanında onu gözetleyen ve kaydeden biri vardır.

Süleyman Ateş
(İnsan,) Hiçbir söz söylemez ki yanında kendisini gözetleyen, dediklerini zapteden (bir melek) hazır bulunmasın.

Yaşar Nuri Öztürk
Bir söz sarfetmeye dursun, yanındaki gözcü hemen zaptediverir.

Edip Yüksel
Yanında gözetleyen tanıklar olmaksızın ağzından bir söz çıkmaz.