bakara suresi 281. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75 . 76 . 77 . 78 . 79 . 80 . 81 . 82 . 83 . 84 . 85 . 86 . 87 . 88 . 89 . 90 . 91 . 92 . 93 . 94 . 95 . 96 . 97 . 98 . 99 . 100 . 101 . 102 . 103 . 104 . 105 . 106 . 107 . 108 . 109 . 110 . 111 . 112 . 113 . 114 . 115 . 116 . 117 . 118 . 119 . 120 . 121 . 122 . 123 . 124 . 125 . 126 . 127 . 128 . 129 . 130 . 131 . 132 . 133 . 134 . 135 . 136 . 137 . 138 . 139 . 140 . 141 . 142 . 143 . 144 . 145 . 146 . 147 . 148 . 149 . 150 . 151 . 152 . 153 . 154 . 155 . 156 . 157 . 158 . 159 . 160 . 161 . 162 . 163 . 164 . 165 . 166 . 167 . 168 . 169 . 170 . 171 . 172 . 173 . 174 . 175 . 176 . 177 . 178 . 179 . 180 . 181 . 182 . 183 . 184 . 185 . 186 . 187 . 188 . 189 . 190 . 191 . 192 . 193 . 194 . 195 . 196 . 197 . 198 . 199 . 200 . 201 . 202 . 203 . 204 . 205 . 206 . 207 . 208 . 209 . 210 . 211 . 212 . 213 . 214 . 215 . 216 . 217 . 218 . 219 . 220 . 221 . 222 . 223 . 224 . 225 . 226 . 227 . 228 . 229 . 230 . 231 . 232 . 233 . 234 . 235 . 236 . 237 . 238 . 239 . 240 . 241 . 242 . 243 . 244 . 245 . 246 . 247 . 248 . 249 . 250 . 251 . 252 . 253 . 254 . 255 . 256 . 257 . 258 . 259 . 260 . 261 . 262 . 263 . 264 . 265 . 266 . 267 . 268 . 269 . 270 . 271 . 272 . 273 . 274 . 275 . 276 . 277 . 278 . 279 . 280 . 281 . 282 . 283 . 284 . 285 . 286


وَاتَّقُواْ يَوْمًا تُرْجَعُونَ فِيهِ إِلَى اللّهِ ثُمَّ تُوَفَّى كُلُّ نَفْسٍ مَّا كَسَبَتْ وَهُمْ لاَ يُظْلَمُونَ

Vettekû yevmen turceûne fîhî ilâllâhi summe tuveffâ kullu nefsin mâ kesebet ve hum lâ yuzlemûn(yuzlemûne).


ve ittekû: ve sakının
yevmen: bir gün
turceûne: döndürüleceksiniz
fî-hi: onun içinde, onda
ilâ allâhi: Allah'a
summe: sonra
tuveffâ: vefa edilir, tam olarak (tamamen) ödenir
kullu: hepsi
nefsin: nefs, kişi
: şeyler
kesebet: kazandı
ve hum: ve onlar
lâ yuzlemûne: zulmedilmezler, haksızlığa uğramazlar


Hasan Basri Çantay
Öyle bir günden sakının ki (hepiniz) o gün Allaha döndürüleceksiniz. Sonra herkese kazandığı tastamam verilecek, onlara haksızlık edilmeyecekdir.

Ömer Nasuhi Bilmen
Ve o günden korkunuz ki, o günde Allah Teâlâ'ya döndürüleceksinizdir. Sonra herkese kazanmış olduğu tamamen verilecektir. Ve onlara zulmedilmeyecektir.

Elmalılı Hamdi Yazır
Hem korunun öyle bir güne hazırlanın ki döndürülüb o gün Allaha götürüleceksiniz, sonra herkese kazandığı tamamile ödenecek ve hiç bir zulme maruz olmıyacaklar.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Döndürülüp Allah'a götürüleceğiniz, sonra da herkese kazancının tamamıyla ödeneceği ve hiçbir haksızlığa uğratılmayacağı günden korkup ona hazırlanın!

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Öyle bir günden korkunuz ki, o gün Allah'a döndürüleceksiniz. Sonra da herkese kazancı tamamıyla ödenecek ve hiç kimse haksızlığa uğramayacaktır.

Diyanet İşleri (eski)
Allah'a döneceğiniz ve sonra haksızlığa uğramadan herkesin kazancının kendisine eksiksiz verileceği günden korkunuz.

Diyanet İşleri
Öyle bir günden sakının ki, o gün hepiniz Allah’a döndürülüp götürüleceksiniz. Sonra herkese kazandığı amellerin karşılığı verilecek ve onlara asla haksızlık yapılmayacaktır.

Diyanet Vakfi
Allah'a döndürüleceğiniz, sonra da herkese hak ettiğinin eksiksiz verileceği ve kimsenin haksızlığa uğratılmayacağı bir günden sakının.

Celal Yıldırım
Allah'a döndürüleceğiniz ve sonra da herkese kazandığının (karşılığı) eksiksiz verileceği günden (o gündeki hesaptan) korkun.

Suat Yıldırım
Öyle bir günde rezil olmaklıktan sakının ki, O gün Allah’ın huzuruna çıkarılacaksınız. Sonra her kişiye kazandığının karşılığı tamamen ödenecek ve kendilerine asla haksızlık edilmeyecektir.

Ali Fikri Yavuz
Öyle bir günden (kıyamet gününden) korkun ve sakının ki, o gün hepiniz Allah’a döndürülüp götürüleceksiniz. Sonra herkese dünyada kazandığı amellerin karşılığı tamamen verilecek ve onlara asla haksızlık (zulüm) yapılmıyacaktır.

İbni Kesir
Hem öyle bir günden sakının ki; o gün, Allah'a döndürüleceksiniz. Sonra herkese kazandığı tamamıyle ödenecek. Onlara haksızlık edilmeyecektir.

Abdulbaki Gölpınarlı
Sakının o günden ki dönüp Allah'a ulaşacaksınız, sonra da herkese kazancının karşılığı verilecek ve onlara zulmedilmeyecek.

Adem Uğur
Allah'a döndürüleceğiniz, sonra da herkese hak ettiğinin eksiksiz verileceği ve kimsenin haksızlığa uğratılmayacağı bir günden sakının.

Ali Bulaç
Allah'a döneceğiniz günden sakının. Sonra herkese kazandığı eksiksizce ödenecek ve onlara haksızlık yapılmayacaktır.

Bekir Sadak
Allah'a doneceginiz ve sonra haksizliga ugramadan herkesin kazancinin kendisine eksiksiz verilecegi gunden korkunuz.*

Fizilal-il Kuran
Allah 'a döneceğiniz ve sonra hiç kimseye haksızlık edilmeksizin herkese kazancının eksiksiz olarak verileceği günden korkun.

Gültekin Onan
Tanrı'ya döneceğiniz günden sakının. Sonra herkese kazandığı eksiksizce ödenecek ve onlara haksızlık yapılmayacaktır.

Muhammed Esed
Allah'a döneceğiniz, sonra herkesin kazancının kendisine eksiksiz geri verileceği ve hiç kimsenin haksızlığa uğratılmayacağı günü aklınızdan çıkarmayın.

Şaban Piriş
Allah’a döndürüleceğiniz ve zulme uğratılmadan herkese kazandığı şeyin ödeneceği günden korunun.

Tefhim-ul Kuran
Allah'a döneceğiniz günden korkun-sakının. Sonra herkese kazandığı eksiksizce ödenecek ve onlara haksızlık yapılmayacaktır.

Ümit Şimşek
Öyle bir günden sakının ki, o günde Allah'ın huzuruna dönersiniz ve, kimseye bir haksızlık edilmeksizin, herkese kazandıkları tastamam verilir.

Süleyman Ateş
Şu günden sakının ki, o gün Allah'a döndürüleceksiniz, sonra herkese kazandığı tastamam verilecek ve onlara haksızlık edilmeyecektir.

Yaşar Nuri Öztürk
Korkun o günden ki, onda Allah'a döndürüleceksiniz. Sonra her benliğe kazanmış olduğu tam bir biçimde verilecektir. Onlar hiç bir zulme uğratılmayacaklardır.

Edip Yüksel
ALLAH'a döndürüleceğiniz günden sakının. Herkese kazandığının karşılığı haksızlık edilmeden ödenecek.