araf suresi 106. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75 . 76 . 77 . 78 . 79 . 80 . 81 . 82 . 83 . 84 . 85 . 86 . 87 . 88 . 89 . 90 . 91 . 92 . 93 . 94 . 95 . 96 . 97 . 98 . 99 . 100 . 101 . 102 . 103 . 104 . 105 . 106 . 107 . 108 . 109 . 110 . 111 . 112 . 113 . 114 . 115 . 116 . 117 . 118 . 119 . 120 . 121 . 122 . 123 . 124 . 125 . 126 . 127 . 128 . 129 . 130 . 131 . 132 . 133 . 134 . 135 . 136 . 137 . 138 . 139 . 140 . 141 . 142 . 143 . 144 . 145 . 146 . 147 . 148 . 149 . 150 . 151 . 152 . 153 . 154 . 155 . 156 . 157 . 158 . 159 . 160 . 161 . 162 . 163 . 164 . 165 . 166 . 167 . 168 . 169 . 170 . 171 . 172 . 173 . 174 . 175 . 176 . 177 . 178 . 179 . 180 . 181 . 182 . 183 . 184 . 185 . 186 . 187 . 188 . 189 . 190 . 191 . 192 . 193 . 194 . 195 . 196 . 197 . 198 . 199 . 200 . 201 . 202 . 203 . 204 . 205 . 206


قَالَ إِن كُنتَ جِئْتَ بِآيَةٍ فَأْتِ بِهَا إِن كُنتَ مِنَ الصَّادِقِينَ

Kâle in kunte ci’te bi âyetin fe’ti bihâ in kunte mines sâdikîn(sâdikîne).


kâle: dedi
in kunte: eğer sen, ..... isen
ci'te: geldin
bi âyetin: bir âyet ile
fe âti: haydi getir
bi-hâ: onu
in kunte: eğer sen, ..... isen
min es sâdikîne: doğru sözlülerden, sadıklardan


Hasan Basri Çantay
(Fir'avn şöyle) dedi: «Eğer sen bir âyet (mu'cize) getirdiysen göster onu, eğer sadıklardan isen».

Ömer Nasuhi Bilmen
Dedi ki: «Eğer sen bir mûcize ile gelmiş isen onu getir, sen sâdıklardan isen.»

Elmalılı Hamdi Yazır
Eğer, dedi: Bir âyet ile geldinse getir onu bakalım sadıklardan isen

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Firavun: «Eğer bir delil ile geldinse, getir onu bakalım, doğru söyleyenlerden isen!» dedi.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Firavun: «Eğer bir mucize getirdiysen ve eğer doğru söyleyenlerden isen onu göster» dedi.

Diyanet İşleri (eski)
Firavun: 'Bir mucize getirdiysen ortaya koy bakalım, doğru sözlülerden isen bunu yaparsın' dedi.

Diyanet İşleri
Firavun, “Eğer açık bir delil getirdiysen haydi göster onu bakalım, şayet doğru söyleyenlerden isen” dedi.

Diyanet Vakfi
(Firavun) dedi ki: Eğer bir mucize getirdiysen ve gerçekten doğru söylüyorsan onu göster bakalım.

Celal Yıldırım
Fir'avn Ona : Bir âyet (mu'cize) ile gelmiş bulunuyorsan hemen onu getir de (ortaya koy), eğer doğrulardan isen, dedi.

Suat Yıldırım
"Eğer" dedi Firavun, "Gerçekten getirdiğin bir belge varsa ve sen doğru söyleyen biri isen, onu ortaya koy da görelim."

Ali Fikri Yavuz
(Firavun, Mûsa’ya şöyle) dedi: “- Eğer sen mû’cize getirdiysen ve sadık kimselerden isen onu (getir) göster.”

İbni Kesir
Dedi ki: Şayet sen, bir ayet getirdinse; göster onu, eğer sadıklardan isen.

Abdulbaki Gölpınarlı
Firavun, apaçık delille geldiysen ve doğru söz söyleyenlerdensen göster o delili dedi.

Adem Uğur
(Firavun) dedi ki: Eğer bir mucize getirdiysen ve gerçekten doğru söylüyorsan onu göster bakalım.

Ali Bulaç
(Firavun) Dedi ki: "Eğer gerçekten bir ayet getirmişsen ve doğru sözlülerden isen, bu durumda onu getir (bakalım)."

Bekir Sadak
Firavun: «Bir mucize getirdiysen ortaya koy bakalim, dogru sozlulerden isen bunu yaparsin» dedi.

Fizilal-il Kuran
Firavun: Eğer doğru söylüyorsan ve getirdiğin bir mucize varsa onu göster bakalım, dedi.

Gültekin Onan
(Firavun) dedi ki: "Eğer gerçekten bir ayet getirmişsen ve doğru sözlülerden isen, bu durumda onu getir (bakalım)."

Muhammed Esed
(Firavun): "Bir işaret, bir alamet getirdiysen, göster bakalım; tabi,doğru sözlü biriysen!" dedi.

Şaban Piriş
-Eğer bir belge ile geldiysen, haydi doğru söyleyen biriysen onu ortaya koy, dedi.

Tefhim-ul Kuran
(Firavun) Dedi ki: «Eğer gerçekten bir ayet getirmişsen ve doğru sözlülerden isen, bu durumda onu getir (bakalım) .»

Ümit Şimşek
Firavun 'Delil getirdiysen göster, eğer doğru söylüyorsan' dedi.

Süleyman Ateş
(Fir'avn) dedi. "Eğer bir âyet (mu'cize) getirmiş isen, hakikaten doğru söylüyorsan göster onu bakalım!"

Yaşar Nuri Öztürk
Firavun dedi: "Bir mucize getirdinse, doğru sözlülerden isen onu ortaya çıkar."

Edip Yüksel
Dedi: 'Bir ayet (mucize) ile gelmişsen ve gerçekten doğru sözlüysen getir onu bakalım.'