kehf suresi 64. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75 . 76 . 77 . 78 . 79 . 80 . 81 . 82 . 83 . 84 . 85 . 86 . 87 . 88 . 89 . 90 . 91 . 92 . 93 . 94 . 95 . 96 . 97 . 98 . 99 . 100 . 101 . 102 . 103 . 104 . 105 . 106 . 107 . 108 . 109 . 110


قَالَ ذَلِكَ مَا كُنَّا نَبْغِ فَارْتَدَّا عَلَى آثَارِهِمَا قَصَصًا

Kâle zâlike mâ kunnâ nebgı ferteddâ alâ âsârihimâ kasasâ(kasasan).


kâle: dedi
zâlike: bu
mâ kunnâ: bizim olduğumuz şey
nebgı: talep ediyoruz, arıyoruz, ibtiga ediyoruz
ferteddâ: o zaman döndüler
alâ âsâri-himâ: (ikisinin) izleri üzerinde
kasasan: takip ederek


Hasan Basri Çantay
(Musa) «İşte, dedi, bizim arayacağımız bu idi». Şimdi izlerinin üzerinde gerisin geri döndüler.

Ömer Nasuhi Bilmen
Dedi ki: «İşte bizim aramakta olduğumuz da bu ya.» Hemen izleri üzerine uyarak geri döndüler.

Elmalılı Hamdi Yazır
İşte dedi: aradığımız o ya, bunun üzerine izlerini ta'kıb ederek gerisin geri döndüler

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Musa da dedi ki: «İşte aradığımız oydu!» Bunun üzerine izlerini takip ederek gerisin geri döndüler;

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Musa da demişti ki: «İşte aradığımız o idi.» Bunun üzerine izlerine dönüp gerisin geri gittiler.

Diyanet İşleri (eski)
Musa: 'İstediğimiz zaten buydu' dedi. Hemen geldikleri yoldan izleri üzerinde geri döndüler.

Diyanet İşleri
Mûsâ: “İşte aradığımız bu idi” dedi. Bunun üzerine tekrar izlerini takip ederek gerisingeri döndüler.

Diyanet Vakfi
Musa: İşte aradığımız o idi, dedi. Hemen izlerinin üzerine geri döndüler.

Celal Yıldırım
Musa ona: «Aradığımız bu ya» dedi ve izleri üzerine gerisin geri döndüler.

Suat Yıldırım
Musa: "İşte gözleyip durduğumuz da bu idi ya!" dedi. Derhal izlerini takip ederek gerisin geri dönüp kayanın yanına vardılar.

Ali Fikri Yavuz
Mûsa: “- İşte aradığımız bu idi.” dedi. Bunun üzerine izlerine dönüp gerisin geri gittiler.

İbni Kesir
Musa; zaten istediğimiz buydu, dedi. Hemen izlerinin üstünden gerisin geri döndüler.

Abdulbaki Gölpınarlı
Mûsâ, buydu aradığımız işte dedi ve kendi izlerini izleyerek geri döndüler.

Adem Uğur
Musa: İşte aradığımız o idi, dedi. Hemen izlerinin üzerine geri döndüler.

Ali Bulaç
(Musa) Dedi ki: "Bizim de aradığımız buydu." Böylelikle ikisi izleri üzerinde geriye doğru gittiler.

Bekir Sadak
Musa: «Istedigimiz zaten buydu» dedi. Hemen geldikleri yoldan izleri uzerinde geri donduler.

Fizilal-il Kuran
Musa; «Bizim aradığımız da buydu zaten» dedi. Hemen geldikleri yoldan kendi izlerini sürerek geri döndüler.

Gültekin Onan
(Musa) Dedi ki: "Bizim de aradığımız buydu." Böylelikle ikisi izleri üzerinde geriye doğru gittiler.

Muhammed Esed
(Musa heyecanla): "Demek, aradığımız yer orası(ydı)!" diye bağırdı. Ve izleri üzerine hemen geri döndüler.

Şaban Piriş
Musa: -İşte, aradığımız buydu, dedi. İzleri üzerine gerisin geriye döndüler.

Tefhim-ul Kuran
(Musa) Dedi ki: «Bizim de aradığımız buydu.» Böylelikle ikisi izleri üzerinde geriye doğru gittiler.

Ümit Şimşek
Musa 'Aradığımız buydu' dedi. Sonra kendi izlerini takip ederek geri döndüler.

Süleyman Ateş
(Mûsâ): "İşte aradığımız o idi." dedi. Tekrar izlerini ta'kibederek geriye döndüler, (kayaya vardılar).

Yaşar Nuri Öztürk
Mûsa: "Arayıp durduğumuz işte o idi." dedi. Bunun üzerine kendi izlerini sürerek gerisingeri döndüler.

Edip Yüksel
(Musa:) 'İşte aradığımız yer orası idi,' dedi ve böylece izleri üzerinde geri döndüler.