فَأَمَّا مَن أَعْطَى وَاتَّقَى
Fe emmâ men a’tâ vettekâ.
| fe emmâ | : fakat |
| men | : kim |
| a'tâ | : verdi |
| ve ittekâ | : ve takva sahibi oldu |
(Bundan sonra) kim verir ve sakınırsa,
Artık kim infak etti ve ittikada bulundu ise.
Bundan böyle amma her kim vergi verir korunur
Ama bundan böyle her kim vergi verir korunursa
Bundan böyle her kim malını hayır için verir ve korunursa,
(5-7) Elinde bulunandan verenin, Allah'a karşı gelmekten sakınanın, en güzel söz olan Allah'ın birliğini doğrulayanın işlerini kolaylaştırırız.
(5-7) Onun için kim (elinde bulunandan) verir, Allah’a karşı gelmekten sakınır ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) tasdik ederse, biz onu en kolay olana kolayca iletiriz.
(5-7) Artık kim verir ve sakınırsa, en güzeli de tasdik ederse, biz de onu en kolaya hazırlarız (onda başarılı kılarız).
(5-6-7) Artık kim (Allah için) verir ve (kötülüklerden) sakınır, en güzel olanı doğrularsa, biz onu, kolayını kolaylaştırıp başarılı kılarız.
Malını Allah yolunda harcayıp O’na saygı duyarak haramdan sakınan,
Amma kim (Allah yolunda harcar) verir ve Allah’dan korkarsa,
Kim verir ve sakınırsa;
Ve kim verdi ve çekindiyse.
Artık kim verir ve sakınırsa,
Fakat kim verir ve korkup sakınırsa,
(5-7) Elinde bulunandan verenin, Allah'a karsi gelmekten sakinanin, en guzel soz olan Allah'in birligini dogrulayanin islerini kolaylastiririz.
Kim verir korunursa,
Fakat kim verir ve korkup sakınırsa,
Her kim (başkaları için) harcar ve Allah'a karşı sorumluluk bilinci taşırsa,
Kim (malından) verir ve korunursa..
Fakat kim verir ve korkup sakınırsa,
Kim bağışta bulunur ve kötülükten sakınırsa,
Kim (hayır için) verir, korunursa,
Kim verir ve sakınırsa,
Kim verir ve erdemli davranır,