لاَ جَرَمَ أَنَّهُمْ فِي الآخِرَةِ هُمُ الْخَاسِرونَ
Lâ cereme ennehum fîl âhıreti humul hâsirûn(hâsirûne).
| lâ cereme | : şüphesiz, şüphe yok |
| enne-hum | : onların olduğuna |
| fî el âhıreti | : ahirette |
| hum el hâsirûne | : onlar hüsranda olanlardır |
Hiç şübhesiz onlar âhiretde de hüsrana uğrayanların ta kendileridir.
Hiç şüphe yok ki, ahirette hüsrâna uğrayanlar da onlardır, onlar.
Çare yok onlar âhırette tamamen hüsrana düşeceklerdir
Çare yok, onlar ahirette tamamen hüsrana düşeceklerdir.
Hiç şüphesiz onlar, ahirette perişan olup hüsrana uğrayanların ta kendileridir.
Ahirette zarara uğrayacakların bunlar olduğunda şüphe yoktur.
Hiç şüphesiz onlar, ahirette ziyana uğrayanların da ta kendileridir.
Hiç şüphesiz onlar ahirette ziyana uğrayanların ta kendileridir.
Şüphesiz ki bunlar, evet bunlar Âhiret'de zarara uğrayanlardır.
Hiç şüphe yok ki âhirette de hüsrana uğrayanlar onlar olacaktır.
Çaresiz onlar, ahirette perişan olup ziyana uğrayan kimselerdir.
Şüphesiz ki ahiret gününde de hüsrana uğrayacaklar işte bunlardır.
Hiç şüphe yok ki onlar, âhirette de ziyana uğrayanlardır.
Hiç şüphesiz onlar ahirette ziyana uğrayanların ta kendileridir.
Şüphesiz, onlar ahirette ziyana uğrayanlardır.
Ahirette zarara ugrayacaklarin bunlar oldugunda suphe yoktur.
Hiç kuşkusuz, ahirette hüsrana uğrayanlar olacaklardır.
Şüphesiz, onlar ahirette ziyana uğrayanlardır.
Hiç şüphe yok, ahirette kaybedecek olanlar da bunlardır!
Hiç kuşkusuz, onlar, ahirette de hüsrana uğrayacak olanlardır.
Hiç şüphe yok, onlar ahirette ziyana uğrayanlardır.
Hiç kuşku yok ki, âhirette hüsrana düşenler de onlardır.
Elbette onlar, âhirette ziyana uğrayacaklardır.
Hiç kuşkusuz, âhirette hüsrana uğrayacaklar da bunlardır.
Hiç kuşku yok ki onlar ahirette kaybedeceklerdir.