كَذَّبَ الَّذِينَ مِن قَبْلِهِمْ فَأَتَاهُمْ الْعَذَابُ مِنْ حَيْثُ لَا يَشْعُرُونَ Kezzebellezîne min kablihim fe etâhumul azâbu min haysu lâ yeş’urûn(yeş’urûne). Sureler Anasayfası
Sadakat.Net- Kırık Manalı ve Karşılaştırmalı Meal
zumer suresi 25. Ayet
kezzebe : yalanladı ellezîne : onlar min : den kabli-him : onlardan önce fe : böylece, artık etâ-hum(u) : onlara geldi el azâbu : azap min haysu : bir yerden, bir taraftan lâ yeş'urûne : şuurunda olmazlar, farkında olmazlar Hasan Basri Çantay
Onlardan evvelkiler de (peygamberlerini) tekzîb etdiler de hatırlarına gelmeyecek bir cihetden kendilerine azâb gelib çatıverdi.
Ömer Nasuhi Bilmen
Onlardan evvelkiler tekzîp ettiler, sonra onlara azap hiç hatırlarına gelmeyen bir cihetten geliverdi.
Elmalılı Hamdi Yazır
Onlardan evvelkileri tekzib ettiler, ettiler de kendilerine hatırlarına gelmez cihetten azâb geliverdi
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Onlardan öncekiler de yalanladılar; yalanladılar da kendilerine hatırlarına gelmeyen yönden azap geliverdi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Onlardan öncekiler de yalanladılar da kendilerine, hatırlarına gelmez yönden azab geliverdi.
Diyanet İşleri (eski)
Onlardan öncekiler de peygamberleri yalanlamışlardı da farkına varmadıkları yerden onlara bir azap çatmıştı.
Diyanet İşleri
Onlardan öncekiler de yalanladılar ve azap kendilerine farkına varamadıkları bir yerden geldi.
Diyanet Vakfi
Onlardan öncekiler (peygamberleri) yalanladılar da farkına varmadıkları bir yerden onlara azap çattı.
Celal Yıldırım
Onlardan öncekiler de (Hakk'ı) yalanladılar. Bu yüzden fark edemedikleri yandan azâb kendilerine geliverdi.
Suat Yıldırım
Kendilerinden önce geçmiş bazı halklar da peygamberleri yalancı saydılar da hak ettikleri azap onlara hiç farkına varmadıkları, hiç ummadıkları bir yerden geliverdi.
Ali Fikri Yavuz
(Ey Rasûlüm, senin) o kavminden evvelkiler de peygamberlerini yalanladılar. Bunun üzerine ummadıkları bir yerden kendilerine azab iniverdi.
İbni Kesir
Onlardan öncekiler de peygamberleri yalanlamışlardı da hiç farkında olmadıkları bir yönden azab kendilerine çatıvermişti.
Abdulbaki Gölpınarlı
Onlardan öncekiler de yalanladılar da azap, hiç anlamadıkları, ummadıkları yerden gelip çatıverdi onlara.
Adem Uğur
Onlardan öncekiler (peygamberleri) yalanladılar da farkına varmadıkları bir yerden onlara azap çattı.
Ali Bulaç
Onlardan öncekiler de yalanladı; böylece azab onlara hiç şuurunda olmadıkları bir yerden gelip çattı.
Bekir Sadak
Onlardan oncekiler de Peygamberleri yalanlamislardi da farkina varmadiklari yerden onlara bir azap catmisti.
Fizilal-il Kuran
Onlardan öncekiler de peygamberi yalanlamışlardı da farkına varmadıkları yerden onlara bir azab çattı.
Gültekin Onan
Onlardan öncekiler de yalanladı; böylece azab onlara hiç şuurunda olmadıkları bir yerden gelip çattı.
Muhammed Esed
Onlardan öncekiler (de) hakikati yalanlamışlardı; bunun üzerine başlarına nereden geldiğini anlamadıkları bir bela gelmişti:
Şaban Piriş
Onlardan öncekiler de yalanlamışlardı da hiç farkında olmadıkları bir yerden azap onlara geliverdi.
Tefhim-ul Kuran
Onlardan öncekiler de yalanladı; böylece azab onlara hiç şuurunda olmadıkları bir yerden gelip çattı.
Ümit Şimşek
Onlardan öncekiler de peygamberlerini yalanlamışlardı. Sonra azap onlara hiç farkında olmadıkları taraftan geliverdi.
Süleyman Ateş
Onlardan öncekiler de yalanladılar, bundan dolayı hiç farkına varmadıkları bir yönden onlara azâb geldi.
Yaşar Nuri Öztürk
Onlardan öncekiler de yalanlamıştı. Fakat azap kendilerine, hiç farkında olmadıkları bir yerden geldi.
Edip Yüksel
Onlardan öncekiler de yalanladılar ve ceza, onların beklemedikleri bir yerden gelmişti.