وَاللّهُ يَدْعُو إِلَى دَارِ السَّلاَمِ وَيَهْدِي مَن يَشَاء إِلَى صِرَاطٍ مُّسْتَقِيمٍ
Vallâhu yed'û ilâ dâris selâm(selâmi), ve yehdî men yeşâu ilâ sırâtin mustekîm(mustekîmin).
| vallâhu (ve allâhu) | : ve Allah |
| yed'û | : davet eder |
| ilâ dâri es selâmi | : teslim yurduna, selâm yurduna |
| ve yehdî | : ve ulaştırır |
| men yeşâu | : dilediği kişi |
| ilâ sırâtın | : yola |
| mustekîmin | : istikamet üzere olan, Allah'a götüren |
Allah selâm evine (cennete) çağırır ve O, kimi dilerse onu doğru yola iletir.
Ve Allah Teâlâ selâmet yurduna davet ediyor ve dilediğini doğru bir yola hidâyet buyurur.
Allah, darüsselâma çağırıyor ve dilediğini bir doğru yola hidayet buyuruyor
Allah selam yurduna (cennete) çağırıyor ve dilediğine de bir doğru yola hidayet buyuruyor.
Allah, selamet yurduna çağırıyor ve dilediğini de doğru yola hidayet ediyor.
Allah, cennete çağırır ve dilediğini doğru yola eriştirir.
Allah, esenlik yurduna çağırır ve dilediğini doğru yola iletir.
Allah kullarını esenlik yurduna çağırıyor ve O, dilediğini doğru yola iletir.
Allah selâmet yurduna çağırır ; dilediğini de doğru yola eriştirir.
Allah insanları esenlik ve mutluluk ülkesine dâvet eder ve dilediği kimseleri doğru yola iletir.
Allah, cennet evine çağırır ve dilediği kimseyi doğru yola iletir.
Ve Allah selam yurduna çağırır ve dilediğini dosdoğru yola iletir.
Ve Allah, esenlik yurduna çağırmadadır ve dilediğini doğru yola sevketmededir.
Allah kullarını esenlik yurduna çağırıyor ve O, dilediğini doğru yola iletir.
Allah barış yurduna çağırır ve kimi dilerse dosdoğru yola yöneltip iletir.
Allah, cennete cagirir ve diledigini dogru yola eristirir.
Allah insanları esenlik, barış yurduna çağırır ve dilediği kimseleri doğru yola iletir.
Tanrı barış yurduna çağırır ve kimi dilerse dosdoğru yola yöneltip iletir.
(Böyle yapmakla) (bilin ki) Allah, (insanı) huzur ve güvenlik ortamına çağırmakta ve dileyeni dosdoğru bir yola yöneltmektedir.
Allah esenlik diyarına çağırır, dileyeni de dosdoğru yola yöneltmektedir.
Allah barış yurduna çağırır ve kimi dilerse dosdoğru yola yöneltip iletir.
Allah esenlik yurduna çağırır; dilediği kimseyi de dosdoğru bir yola ulaştırır.
Allâh; esenlik yurduna çağırır ve dilediğini doğru bir yola iletir.
Allah, esenlik yurduna çağırır ve dilediğini dosdoğru bir yola kılavuzlar.
ALLAH barış yurduna çağırır ve dilediğini doğru bir yola iletir.
Allah, kullarını selam yurduna (cennete) çağırır ve dilediği kimseyi doğru yola iletir.
Allah, selâmet yurduna (cennete) çağırır ve dilediği kimseyi doğru yola hidayet eder.
(Durum budur ve) Allah (kullarını îmân ile) selâm yurduna (cennete) çağırır ve O dilediğini doğru yola iletir.
Allah, selamet yurduna çağırıyor ve dilediğini de doğru yola hidayet ediyor.
Allahû Tealâ kullarını Dârüs-selâm'a (Selamet yurduna, cennete) davet eder. Dilediğini de doğru yola hidayet buyurur.
Allah ise, ebedi olan banş ve esenlik yurduna çağırıyor. Ve O, istediğini doğru yola iletir.
Allah kullarını esenlik yurduna çağırıyor ve O, dilediğini doğru yola iletir.
Allah (kullarını) selâmet yurdu (cennetine) çağırır ve O, dilediğini doğru yola iletir.
Allah, cennete çağırır ve dilediğini doğru yola eriştirir.
“Allâh da selam yurduna davet ediyor ve dileyeceği kimseyi dosdoğru yola iletiyor.”
Allah selamet yurduna davet eder ve dilediğini dos doğru bir yola ulaştırır.
Böylelikle Allah (insanı) mutluluk ve güvenlik zeminine çağırmakta ve isteyeni dosdoğru bir yola yöneltmeyi dilemektedir.
Allah esenlik yurduna davet eder ve dilediğini dosdoğru bir yola iletir.
Hak Teâlâ insanları selamet yurduna (cennete) davet eder. Dilediğini dosdoğru yola iletir.
Allah, (kullarını, cennete) selâm evine çağırır ve dilediğini doğru yola iletir.
Allah kullarını “Selâm evine” (cennete) davet eder. Ve dilediğini de Sırat-ı Müstakiyme hidayet eder.
Allah kullarını selâm yurduna (cennete) çağırıyor ve O dilediğini doğru yola iletir.