Final
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1162
Yıllar önce, Seattle’da düzenlenen Engelliler Olimpiyatında, sıra
Finale kalan dokuz yarışmacıdan her biri ya fiziksel açıdan engelliydi yahut zihinsel açıdan.
Yarışmacılar, başlama çizgisindeki yerlerini aldılar ve başlama işareti verilir verilmez var güçleriyle ileri atıldılar.
Yine, yeni, yeniden "Görüşeceğiz..."
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 980
Yüreğimde ince bir sızı... Avuçlarımda kanıyor çiçekler. Gözlerimden kayıyor kelebekler. Tutunduğum dal uçlarında sararıp soluyor umutlarım. Bir Leylâ hatırına düştüğüm bu çöle Mecnûn kumlar gözlerimi kapatıyor. Eski bir köy evinin penceresinden el sallıyor yetim çocukluğum:
- Görüşeceğiz …
Mutluluğun Gizi
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1452
Bir tüccar Mutluluğun Gizi’ni öğrenmesi için oğlunu insanların en bilgesinin yanına yollamış. Delikanlı bir çöl de kırk gün yürüdükten sonra, sonunda bir tepenin üzerinde bulunan güzel bir şatoya varmış. Söz konusu bilge burada yaşıyormuş.
Bir ermişle karşılaşmayı bekleyen bizim kahraman, girdiği salında hummalı bir manzarayla karşılaşmış:
Çalınmış Anlar
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1256
Belki onuncu defa baktı adam saatine. Her sabah alıştığı saatte kalkmış hazırlanmıştı. Ama bu sabah kan tahlili yaptırmak için kliniğe uğraması gerekiyordu. Bu yüzden daha geç çıkacaktı evden. Ve şu yarım saati nasıl geçireceğini bilemiyordu.
-Otursana, dedi karısı. Otur da keyfine bak. Ne bu, ağrısı tutmuş gibi dolaşıp duruyorsun?
..Yağmur gibi Gel..
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1361

Rahmeti kuşanıp herkese her şeye merhamet etmeli. . .
İnsan sözünü yağmur gibi yumuşakça indirmeli kulaklara;
Kırıp dökmemeli, damla damla söylemeli, ince ince sevmeli. . .
Şefkatli olup kimseyi küçümsememeli,
Elif Gibi
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1005
Elif gibiydi bütün zamanlarım...
Yüreğim elif gibi tek ve birdi...
Baharın efsunlu elleriyle aceleden merhaba dediği günlerin birinde selamlaştı yüreklerimiz. Leylaklar kokularının en güzelini sürünmüş, saçlarını rüzgârların en yumuşağıyla tarayıp gelmişlerdi bahçelerin en kuytusuna. Süzgün bulutlara inat güneşin ısıtan ellerine teslim ettikleri yapraklarını kurutuyorlardı.
Terliklerin Efendisi!..
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1064
Kapı yanında çıkarıldığı yerde ulu sahibini bekleyen baba terliği, evdeki bütün terliklerin en yetkilisi ve en büyüğü olsa da, terliklerin efendisi; ‘misafir terliği’dir! Tıpkı sadece misafir geldiğinde ortaya çıkarılan kırk iki parçalık yemek takımı gibi Türk misafirperverliğinin doruk noktası, bir nevi yol-yordam nesnesidir.
Portmantoya bitişik nizam itinayla dizilen bu terlikler, annelerin en hassas olduğu konulardan olup özeldir, dokunulmazlık sahibidir. Kapıdan giriş devir hızı yüksek ve kanbağı olanlar için kişiye özel terlikler; sair misafirler için ise muhtelif numaralarda set bulundurulur.
Nasıl Cahil Olunur?
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1079

Tandır Ekmeği
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1348
-Kaç gündür gözüm dalıyordu baba. Meğer sen gelecekmişsin, dedi genç kadın, babasının yol çantasını boşaltırken. Oo, süzme yoğurt getirmişsin. Tandır ekmeği de var.
Burnuna götürüp kokladı ekmeği uzun uzun. Esmer, gayrimuntazam ekmek pandispanya gibi göründü gözüne. Mis gibi de bir kokusu vardı. Dayanamadı. İrice bir parça kopardı ekmekten. Üzerine süzme yoğurttan sürüp tuz serpti ve çocukluğundaki gibi iştahla dişlemeye koyuldu.
Mevsimlerin en çocuğu: Bahar
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1183
Toprak ana, yavrularının alnından tek tek öperek uyandırıyor onları kış uykusundan. Bahar geliyor…
Yemyeşil, ışıl ışıl kıyafetleriyle bahar, yine misafir olmak üzere adım adım yaklaşıyor, bahçelerimize, evlerimize ve gönüllerimize…
Bahar sizlere de bir avuç berrak su birikintisini mi hatırlatır?
Adın nisan olmalı...
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1670
