Dostluk Üzerine
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1812
* Yanında çekinmeden rahatlıkla yüksek sesle düşünebileceğin gerçek dostlar edin. Böyle bir dostun tarifide; iki vücutta yaşayan bir ruh iki ruhta yaşayan bir vücuttur. Ve böyle dostluklar da verdiklerini unutup aldıklarını hatırlayarak oluşur.
* Dostunun kamburunu hoş gör ki, o da senin sivilcelerini görmezden gelsin.
Türk ve Dünya Edebiyatında İlkler
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 2597
Edebiyatımızda noktalama işaretini, ilk kez Þinasi “Þair Evlenmesi” nde kullanmıştır.
Edebiyatımızda ilk çeviri roman, Kamil Paşa’nın yaptığı Telemak’tır.
Edebiyatımızda ilk roman, Taaşşuk-u Talat-ı Fitnat’tır.
Edebiyatımızda ilk köy romanı, Nabizade Nazım’ın “Karabibik” adlı eseridir.
Edebiyatımızdaki ilk realist romancı Recaizade Mahmut Ekrem’dir.
Her mutlu son bir sabır yokuşunun zirvesindedir
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1248
Gerçeği görüp bildikten sonra her faniye sırt çevirmek, ebediyyen ebedi nağmeyi terennüm etme azmi içinde olmak ve yakin gelip çatıncaya kadar her işkenceye katlanmak...
İşte sabır yokuşu!..En sarp sabır yokuşu içimizdedir.Nefsimizin terennüm ettiği nağmelere kulak tıkamak, ondan gelen isteklere kıymet vermemektir.
Devamını oku: Her mutlu son bir sabır yokuşunun zirvesindedir
Senin Bütün Suçun
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1560
Hep kenarda kaldın, bitiremedin, atamadın, çocuksu duygularla içinde yetiştirdiğin ezikliği. Duymadı en yakınların sesini çünkü sen, hiç konuşmadın belki konuşturulmadın… Bir ardıç bir dağa ağır gelir miydi? Ağır gelmiştin işte, ağır… Sende başkalarında olmayan bir şey vardı. Sen çok asildin, sendeki bu asalete saygı duyacakları yerde bu, onları korkutuyordu. Korkularını yenmek ve kendilerini senden korumak ( ! ) için birlik olup üzerine geldiler…
Seni Seviyorum
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1254
“Martılar ismini gelir fısıldar,
sahilde sessizlik seninle ağlar.
Her tarafta senden hatıra var,
baktığım, gördüğüm, duyduğum sensin.”
Müslüm Gürses
Seni seviyorum!
Okulun koridorlarında yürürken başını yerden kaldırmamanı seviyorum. Ürkek adımlarla dolaşmanı, her an başına bir kötülük gelecekmişçesine tedirginlikle yürüyüşlerini.
Hastanın Söyleyemedikleri
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1186
Ne zordur birilerine muhtaç olmak, onlara bağımlı yaşamak...
Bir kaş çatılması, bir dudak büküş, bir yüz yıkış, bir ters bakış, nasıl da tonlarca ağırlığın altında bırakır ruhu...
Çaresizlik hücrelerine kadar girer, dermansız bırakır hastayı.
Hep içe dönük yaşar. Utanır, mahcup olur. Ama isyan etmez. Vardır bir sebeb - i hikmeti diye bekler. Bir ömür bekleyecektir belki. Bilir. Ama duruşunu değiştirmez. Zordur kahredicidir üzüntü hüzün, damarları kurutucudur.
Umudunu Yitirmeyenlere!..
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1736
Umut gülmektir acıya, okumaktır mesajı
çözmektir sırrı, anlamaktır yaşamı,
görmektir ufukları, dokunmaktır hikmete
Umut devrimdir! Yerle bir eder tabuları.
Umut kavgadır, inattır çaresizliğe,
darbedir düşmana, şarkıdır sevdaya,
samimiyettir davaya, dermandır yaraya.
Umut güvendir. Vaat edene ve vaat edilenlere
vaadinden dönmeyene.
Kuş Tüyü Öğütler
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1257
Gözünü bu satırlardan bir an kaldır ve kuş tüyünün düşüşünü hayal et.. Hem havada asılı kalıyor, hem iniyor gibidir… Çok uzaktan geliyor gibi ama çok yakın gibi durur.
Gökten yere düştüğü halde, düştüğünü hissettirmez sana kuş tüyü… Belki de hiç düşmez kuş tüyü. Hayır, hayır düşüyor değildir. Belki de kendisi yere doğru inmeyi, yere konmayı tercih ediyor gibidir. Hani yağmur gibi… Düşüyor değil indiriliyor. Öyle ki, bir kuş tüyünün inişini seyrederken, sayısız göklerden sayısız tüylerin düştüğü duygusuna kapılırsın, kuş tüyü yere indiğinde henüz düşüşünü tamamlamadığını hissedersin.
Hayatın Hatırını Kırmak
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1429
Hatır, Hatıralarda mı kaldı? Bir kahvenin kırk yıl hatırı olur da bir hatır sormanın kaç kırk yıl hatırı olur? Bunun cevabını kırk katır taşıyabilir mi? Çok mu zor sadırdan hal ü hatır sormak; iyi günde, iyi olmayan günde dinleyerek de olsa yanında olmak?
Yakın uzaklarda bu kadar oluyor halleşmek, iki kelam etmek; insan kokmayan, hayat akmayan sözüm ona sohbetlerde… Her şeyin hazırı çıktı da ortada hatır yok, uzak hasretlere gitmiş… Nisyan yalnızlıklar okunuyor isyan yüzlerde… Yüreği ile yüzleşmeye cesareti yok esaret duygularına kapılmışların…
Zorluklarla ve mesuliyetlerle dolu bir hayat yaşa!..
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1323
Hayatı yenmek isteyenlerin bilmesi gereken iki önemli husus vardır:Engel ve zorluklar hayatın malıdır. Gelişme ve başarma arzusu içinde olan her insan engel ve zorluklarla çevrilmiş bir adaya benzer.
Diğeri ise bomboş oturmak, her işten kaçınmak veya tembellik etmektir. Hayatın tehlikelerinden, meselelerinden kaçınmak isteyenler, kaçmaya çalışırken düşerler.
Devamını oku: Zorluklarla ve mesuliyetlerle dolu bir hayat yaşa!..
Seni Seviyordum
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1206
Sana uzak kentlerden birinde zamanın bir yerinde seni ve senli günleri anımsattı akşam güneşi...
Onca zamanın üstünde eskimeyen bir düşüncesin şimdi
İnsan hergün anımsar mı aynı gözleri
SENİ SEVİYORDUM ve senin haberin yoktu
Saçlarını izliyordum uzaktan, kulağının arkasına düşüşü ve burnun, herkesten başkaydı işte...