Düşmeyi Görmek
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1066
Çınarın Gölgesinde duran lüks arabanın içinde arkadaşının gelmesini berklerken, anlamsız bakışlarla dışarı seyrediyordu… Karşıdan ağır ağır gelen küçük sandviç arabasına gözü takıldı, yaklaştıkça ilgisi arttı… Acıktığından değil, öndeki küçük tabelada yazılan metindi dikkatini çeken; “ Her gülene dost sanma, düşte gör”
Sevginin Farkına Varmak..
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1214
İnsanoğlunun merakı sınır tanımıyor.Yeryüzünün derinliklerini, gökyüzünün sonsuzlukları nı bilmek için sürekli arıyor, araştırıyor.
Meselâ, ay yüzündeki lekelerin anlamını çözmeye çalışıyor. Meselâ, ay yüzündeki lekelerin anlamını çözmeye çalışıyor.
Güneşteki patlamaları zamanından önce haber veriyor.
Yüzünüz Gülsün Yahu!
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1230
Stres merkezli birkaç yazı yazdım. Zaman zaman yazmaya devam edeceğim bu konuyu. Aslında böyle bir konu üzerinde yazı yazmama sebep olan iki gerçek var.
Birincisi öğrencilerim…
Sınavlar yaklaştıkça bir tedirginlik başlıyor. Sadece öğrencilerde değil ailelerinde de aynı tedirginlik var.
Ne çok şeysin sen gaflet
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1143
Onca yıllık tıp tahsilimde duymadığım o cümleyi, sinema dersleri aldığım yönetmen Semir Arslanyürek’ten duydum ve hâlâ unutmuş değilim. Demişti ki: “Ne zaman bir organ varlığını hissettirirse, o organ hastalanmış demektir.”
Yani ki: Varlığını hissettirmeyen bir organ, hatta var olduğunu bile unutturacak denli sessizce çalışan bir organ sağlıklı demektir. Öyle ya; biri “Bende kalp var!” diyorsa, “Kalbim rahatsız. Artık var olduğunu bana hissettiriyor” demek istemektedir.
İki kişilik yalnızlık
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 2116
Belki de başından beri nereye gitmek istediğimizi biliyorduk. Eski rüzgârlara, bin yıllık seslere karışacaktık. Henüz hayali kurulmadık gündüzlere uyanacaktık belki... Belleği ölümsüz taş mağaralardan, dehlizlerden geçerek, dünyanın kenarında unutulmuş gibi duran bir dağ aralığından içeri sızıp karanlık suların kavuştuğu yerde birbirimize dökülecektik. Seninle ben...
Yaşam var mıydı sahiden volkanik kütlelerin kaynak sularında?
Kaza ve belalardan korunmanın ilacını eczanelerde bulamazsınız
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1045
Modern dünyanın insanı mutlu edemediğini, mutsuzluğunu unutturmak için sürekli yeni ilaçlarla insanlığı uyuttuğunu anlatmaya çalıştım birkaç yazımda. Tebessüm etmenin bile sevap olduğu bir dine mensup değil miyiz? Buna rağmen gülmek bir yana, acılarımızı hatırlamamak için sürekli ilaç kullanan insanlara ne demeli? Kendimizden uzaklaştıkça kendimizi kaybediyoruz. Batının ürettiği çözümler (ilaç tedavileri) kendilerini bile kurtaramadı.
Devamını oku: Kaza ve belalardan korunmanın ilacını eczanelerde bulamazsınız
Dün ya, ya yarın?
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1180
Dünya bize gülmüyorsa oturup ağlayalım mı? Ağlamaya değen nedir, gülmeye değen nedir değişen dünyada? İzafiliğin resimleri, değişimin sesleri; sevinçleri deliyor, kederleri lezzetlere çeviriyor… Çepe çevre saran üzüntü veya lezzet; bir rüzgârlık serap… Silik sahiplenmeler, sahici olmayan hallerden hallere dönüyor dünya… Durmuyor gidiyor; uzak iklimlere, uzak dünyalara…
Merdivenler
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1207

Döner + Ayran = 2,5 YTL
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1302
Niye garsonun gösterdiği yere oturdum ki şimdi. Bak gerilerde boş bir masa daha var. Bu “cam kenarı” hassasiyeti de sürekli otobüsle seyahat etmemin, algılarımı çimdiklemesinden kaynaklansa gerek. Of ne çok acıktım. Zaten bu kadar acıkmasam, ne işim var burada değil mi? Açım aç… Þu an içimdeki tüm hislerin dibi tutmuş, beynim sağ ve sol lob diye yumurtaya öykünmüş, ruhumsa bir pilav gibi lapalaşmış. İşte geliyor garson.
Umudun Kadar Varsın
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1698
Umudun varsa, gün uğurlar, karanlıklar dehlizindeki gecelerini, bahar umudunun büyüklüğünde bir buket bırakır yüreğine…
Gözlerin umut ettiğin kadar uzakları görür. Sükûnetin umut ettiklerini haykırıverir derinliklerinde… Umudun varsa kavurucu güneşlere baş kaldıracak yeterlilikte, koylar bambaşka sarmalar hislerini. Deniz dalgalarını fedakârlığın tepelerinden aşırıp ayaklarının altına serer. Okyanus kusursuz fırtınalarını gömer bağrına, yüreğindeki umudunla ancak deli rüzgârların yönünü bambaşka bir iklime savurursun.
Toprağın Bağrında AÇILAN KAPI
- Ayrıntılar
- Kategori: Serbest Kürsü
- Gösterim: 1319
Günün birinde bir tabak kaldırılacak sofradan sessiz sedasız. Belki birkaç gün fazladan bir bardak taşınacak kahvaltı sofrasına. Gayri ihtiyarî televizyon kumandasını istemek için başını sana çevirecek sevdiğin. Oysa elektrik lâmbasını açmak için anahtara dokunmayacak parmakların.
Gün doğacak yine erkenden ama ne aynaya bakabilecek, ne de aziz olan suya dokunabileceksin. Kitapların boşuna bekleyecekler seni. Binlerce hakikatin susup bir tek hakikatin sesinin duyulduğu gün artık onların sayfalarını da çeviremeyeceksin.