neml suresi 28. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75 . 76 . 77 . 78 . 79 . 80 . 81 . 82 . 83 . 84 . 85 . 86 . 87 . 88 . 89 . 90 . 91 . 92 . 93


اذْهَب بِّكِتَابِي هَذَا فَأَلْقِهْ إِلَيْهِمْ ثُمَّ تَوَلَّ عَنْهُمْ فَانظُرْ مَاذَا يَرْجِعُونَ

İzheb bi kitâbî hâzâ fe elkıh ileyhim summe tevelle anhum fenzur mâzâ yerciûn(yerciûne).


izheb bi
(izheb)
: götür
: (git)
kitâbî: benim kitabım, benim yazım, benim mektubum
hâzâ: bu
fe: o zaman, böylece
elkıh: at, bırak
ileyhim: onlara
summe: sonra
tevelle: geri dön
an-hum: onlardan
fenzur (fe unzur): sonra bak
mâzâ: ne, neye
yerciûne: döner, dönecekler


Hasan Basri Çantay
«Şu mektubumu götür, onu kendilerine bırak. Sonra onlardan biraz çekil de bak neye dönecekler»?

Ömer Nasuhi Bilmen
«Şu mektubum ile git, hemen onlara bırak, sonra onlardan çekil de bak ki, neye varacaklar?»

Elmalılı Hamdi Yazır
Şu mektubumu götür bırak onlara, sonra dön kendilerinden de bak ne neticeye varacaklar

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Şu mektubumu götür onlara bırak; sonra geri çekil de, ne sonuca varacaklarına bak!»

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
«Şu mektubumu götür, onu kendilerine ver, sonra onlardan biraz çekil de, ne sonuca varacaklarına bak.»

Diyanet İşleri (eski)
'Şu yazımı götür, onlara at, sonra bir yana çekil, varacakları sonuca bak.'

Diyanet İşleri
“Benim şu mektubumu götür onlara at, sonra da yanlarından ayrıl ve ne sonuca varacaklarına bak.”

Diyanet Vakfi
Şu mektubumu götür, onu kendilerine ver, sonra onlardan biraz çekil de, ne sonuca varacaklarına bak.

Celal Yıldırım
«Şimdi bu mektubumu götür de onların yanına bıraktıktan sonra geri çekil, nasıl bir sonuca varacaklarına bir bak!»

Suat Yıldırım
(27-28) "Bakalım, dedi Süleyman, doğru mu söyledin, yoksa yalancının teki misin, bunu anlayacağız. Sen şimdi şu mektubumu götür, bırak onların yanına, sonra onlardan biraz uzaklaş ve ne yapacaklarını gözle."

Ali Fikri Yavuz
Bu mektubumu götür de bırak onlara. Sonra yanlarından çekil de bak, ne neticeye varacaklar.”

İbni Kesir
Şu yazımı götür, kendilerine bırak. Sonra bir yana çekil, bak; neye dönecekler.

Abdulbaki Gölpınarlı
Git, şu mektubumu götür, ver onlara, sonra biraz çekil onlardan, bak bakalım, ne cevap verecekler?

Adem Uğur
Şu mektubumu götür, onu kendilerine ver, sonra onlardan biraz çekil de, ne sonuca varacaklarına bak.

Ali Bulaç
"Bu mektubumla git, onu kendilerine bırak sonra onlardan (biraz) uzaklaş, böylelikle bir bakıver, neye başvuracaklar?"

Bekir Sadak
«Bu yazimi gotur, onlara at, sonra bir yana cekil, varacaklari sonuca bak.»

Fizilal-il Kuran
Şu mektubumu götürüp onlara at, sonra seni göremeyecekleri bir yere çekil de bak bakalım ne gibi bir sonuca varacaklar?

Gültekin Onan
"Bu mektubumla git, onu kendilerine bırak sonra onlardan (biraz) uzaklaş böylelikle bir bakıver, neye başvuracaklar?"

Muhammed Esed
"Al bu mektubumu onlara götür; sonra bir kenara çekilip onları kendi hallerine bırak ve bak bakalım, nasıl bir sonuca varacaklar".

Şaban Piriş
Bu mektubumu götür ve onlara ilet, sonra onlardan biraz ayrıl ve neye başvuracaklarına bak!

Tefhim-ul Kuran
«Bu mektubumla git, onu kendilerine bırak, sonra onlardan (biraz) uzaklaş, böylelikle bir bakıver, neye başvuracaklar?»

Ümit Şimşek
'Şu mektubumu götür, onlara bırak; sonra bir kenara çekil ve ne yapacaklarına bak.'

Süleyman Ateş
"Bu mektubumu götür, onlara at, sonra onlardan biraz öteye çekil de bak, neye başvuruyorlar (ne yapacaklar)."

Yaşar Nuri Öztürk
"Şu yazımı götürüp onlara at. Sonra onlardan uzaklaş da bak bakalım, nasıl davranacaklar."

Edip Yüksel
'Şu mektubumu onlara götürüp ilet ve sonra bir yana çekilip tepkilerini gözle.'