وَلُوطًا إِذْ قَالَ لِقَوْمِهِ أَتَأْتُونَ الْفَاحِشَةَ وَأَنتُمْ تُبْصِرُونَ
Ve lûtan iz kâle li kavmihî ete’tûnel fâhışete ve entum tubsırûn(tubsırûne).
| ve lûtan | : ve Lut |
| iz kâle | : demişti |
| li kavmi-hi | : kavmine |
| e | : mi |
| te'tûne | : geliyorsunuz |
| el fâhışete | : fahişelik, kötülük |
| ve entum | : ve siz |
| tubsırûne | : görüyorsunuz |
Luuta da (peygamberlik vermişdik). O zaman kavmine (öyle) demişdi: «Siz gözünüz göre göre haalâ o kötülüğü yapacak mısınız»?
Lût'u da. (peygamber gönderdik) O zaman ki, kavmine demişti ki: «O en iğrenç şeyi irtikap edecek misiniz? Halbuki siz (onun fenalığını) görürsünüz.»
Lûta da risalet verdik, o vakıt ki kavmine demişti: siz gözünüz göre göre o fuhşu yapacaksınız ha?
Lut'a da peygamberlik verdik. O vakit kavmine şöyle demişti: «Siz, gözünüz göre göre o rezaleti yapacaksınız ha!?
Lût'u da (peygamber olarak kavmine gönderdik). O, kavmine şöyle demişti: «Göz göre göre hala o hayasızlığı yapacak mısınız?»
Lut'u da gönderdik; milletine şöyle dedi: 'Göz göre göre bir hayasızlık mı yapıyorsunuz?'
Lût’u da (Peygamber olarak gönderdik.) Hani o, kavmine şöyle demişti: “Göz göre göre, o çirkin işi mi yapıyorsunuz?”
Lût'u da (peygamber olarak kavmine gönderdik.) Kavmine şöyle demişti: Göz göre göre hâla o hayâsızlığı yapacak mısınız?
Lût'u da (kavmine peygamber gönderdik). Hani o, kavmine, «görüp bildiğiniz halde bu gibi hayasızlığı mı işleyeceksiniz, öyle mi ?
Lût’u da halkına resul olarak gönderdik. O da onlara dedi ki: "Siz göz göre göre pek çirkin ve hayasız bir iş yapıyorsunuz ha!"
Lût’a da peygamberlik verdik. Kavmine şöyle demişti: “- Gözünüz göre göre (bilerek) hâlâ o kötülüğü yapacak mısınız?
Lut'u da. Hani kavmine demişti ki: Göz göre göre bir hayasızlık mı yapıyorsunuz?
Ve Lût'u da göndermiştik de o zaman, kavmine demişti ki: Çirkin bir iş işlemedesiniz ve siz de onun çirkinliğini görüyorsunuz.
Lût'u da (peygamber olarak kavmine gönderdik.) Kavmine şöyle demişti: Göz göre göre hâla o hayâsızlığı yapacak mısınız?
Lut da; hani kavmine demişti ki: "Siz, açıkça gördüğünüz halde, yine de o çirkin utanmazlığı yapacak mısınız?"
Lut'u da gonderdik; milletine soyle dedi: «Goz gore gore bir hayasizlik mi yapiyorsunuz?»
Lut'u da peygamber olarak gönderdik. Hani O, soydaşlarına şöyle demişti: «Sizler, normal cinsel ilişki düzenine ters düştüğünüze göre ve birbirlerinizin gözleri önünde o iğrenç işi yapıyorsunuz, öyle mi?»
Lut da; hani kavmine demişti ki: "Siz açıkça gördüğünüz halde, yine de o çirkin utanmazlığı yapacak mısınız?"
Ve Lut'u da (böyle kurtarmıştık); hani o kavmine "Bu çirkin eylemi, (insanın yapı ve yaratılışına aykırı olduğunu) göre göre, nasıl işliyorsunuz?" demişti,
Lût da onlara: -Göz göre göre bu fuhşu mu işliyorsunuz?! diyordu.
Lût da; hani kavmine demişti ki: «Siz, açıkça gördüğünüz halde, yine de o çirkin utanmazlığı yapacak mısınız?»
Lût'u da peygamber olarak gönderdiğimizde, kavmine dedi ki: 'Göz göre göre o hayâsızlığı mı işleyip duruyorsunuz?
Lût'u da (gönderdik), kavmine dedi ki: "Siz göre göre o aşırı kötülüğü yapıyorsunuz ha?!"
Lût'u da resul olarak gönderdik. Toplumuna şöyle dedi: "Gözünüz göre göre şu iğrençliği yapıyorsunuz ha!"
Lut da halkına demişti ki, 'Gördüğünüz halde nasıl olur da böyle bir kötülüğü işliyorsunuz?'