قُلْ أَرَأَيْتُمْ إِن جَعَلَ اللَّهُ عَلَيْكُمُ النَّهَارَ سَرْمَدًا إِلَى يَوْمِ الْقِيَامَةِ مَنْ إِلَهٌ غَيْرُ اللَّهِ يَأْتِيكُم بِلَيْلٍ تَسْكُنُونَ فِيهِ أَفَلَا تُبْصِرُونَ Kul e reeytum in cealallâhu aleykumun nehâre sermeden ilâ yevmil kıyâmeti men ilâhun gayrullâhi ye’tîkum bi leylin teskunûne fîh(fîhi), e fe lâ tubsırûn(tubsırûne).Sureler Anasayfası
Sadakat.Net- Kırık Manalı ve Karşılaştırmalı Meal
kasas suresi 72. Ayet
kul : de e reeytum : gördünüz mü in : eğer cealallâhu (ceale allâhu) : Allah kıldı, yaptı aleykum : sizin üzerinize en nehâre : gündüz sermeden : sürekli, uzun süre, sonsuz ilâ yevmi el kıyâmeti : kıyâmet gününe kadar men : kim ilâhun : ilâh gayrullâhi (gayru allâhi) : Allah'tan başka ye'tî-kum bi : size getirir, getirecek leylin : gece teskunûne : sükûn bulursunuz, dinlenirsiniz fî-hi : onun içinde, onda e : mi fe lâ tubsırûne : hâlâ görmüyorsunuz, görmeyeceksiniz Hasan Basri Çantay
De ki: «Eğer Allah üzerinizde gündüzü kıyamet gününe dek mütemadiyen devam etdirirse size içinde dinleneceğiniz bir geceyi Allahdan başka getirecek kimdir? Bana haber verin. Haalâ görmeyecek misiniz»?
Ömer Nasuhi Bilmen
De ki: «Söyle, eğer Allah sizin üzerinize gündüzü daimi kılacak olsa Allah'tan başka hangi mabuttur ki, size kendisinden istirahat edecek olduğunuz bir geceyi getiriverir. Hâlâ görmüyor musunuz?»
Elmalılı Hamdi Yazır
De ki: haber verin bakayım eğer Allah üzerinizde gündüzü Kıyamet gününe kadar sermedî kılarsa size içinde dinleyeceğiniz bir gece getirecek Allahın gayri tanrı kim? Hâlâ görmiyecek misiniz?
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
De ki: «Haber verin bakayım, eğer Allah gündüzü üzerinizde kıyamet gününe kadar sürekli kılarsa, size içinde dinleneceğiniz bir gece getirecek Allahtan başka tanrı kim?! Hala görmeyecek misiniz?»
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
De ki: «Haber verin bakayım, eğer Allah üzerinizde gündüzü ta kıyamet gününe kadar aralıksız devam ettirse, Allah'tan başka, istirahat edeceğiniz geceyi size getirecek tanrı kimdir? Hâlâ görmeyecek misiniz?»
Diyanet İşleri (eski)
De ki: 'Söyleyin: Eğer Allah gündüzü üzerinize kıyamete kadar uzatsaydı, Allah'tan başka hangi tanrı, içinde istirahat edeceğiniz geceyi size getirebilir? Görmez misiniz?'
Diyanet İşleri
De ki: “Ne dersiniz? Allah, üzerinize gündüzü kıyamete kadar sürekli kılsaydı, Allah’tan başka hangi ilâh size içinde dinleneceğiniz bir gece getirebilir? Hâlâ görmeyecek misiniz?”
Diyanet Vakfi
De ki: Söyleyin bakalım, eğer Allah üzerinizde gündüzü ta kıyamet gününe kadar aralıksız devam ettirse, Allah'tan başka, istirahat edeceğiniz geceyi size getirecek tanrı kimdir? Hâla görmeyecek misiniz?
Celal Yıldırım
De ki, ne dersiniz ? Eğer Allah gündüzü size Kıyâmet'e kadar uzatıp devam ettirseydi, Allah'tan başka hangi tanrı size içinde dinlenip rahat edeceğiniz geceyi getirebilir? Hâlâ görmüyor musunuz?!
Suat Yıldırım
De ki: "Söyleyin bakalım! Gündüzü ebedî olarak uzatıp kıyamete kadar gündüz yapsa, Allah’tan başka koynunda istirahat edip sükûnet bulacağınız geceyi getirecek tanrı var mıdır? Hâlâ gerçeği görmeyecek misiniz?"
Ali Fikri Yavuz
De ki: “-Eğer Allah kıyamet gününe kadar, devamlı olarak gündüzü üzerinize bırakacak olsa, Allah’dan başka, size içinde dinleneceğiniz bir geceyi getirecek ilâh kimdir, ne dersiniz? (Üzerinde bulunduğunuz hatayı) halâ görmiyecek misiniz?”
İbni Kesir
De ki: Şayet Allah gündüzü kıyamet gününe kadar üzerinizde sürekli kılsaydı; size içinde dinleneceğiniz bir geceyi getirecek Allah'tan başka tanrı kimdir? Hala görmeyecek misiniz?
Abdulbaki Gölpınarlı
De ki: Allah, kıyâmet gününe dek gündüzü uzatsaydı, içinde huzûra erip dinleneceğiniz geceyi Allah'tan başka kim getirebilirdi size? Hâlâ mı görmezsiniz?
Adem Uğur
De ki: Söyleyin bakalım, eğer Allah üzerinizde gündüzü ta kıyamet gününe kadar aralıksız devam ettirse, Allah'tan başka, istirahat edeceğiniz geceyi size getirecek tanrı kimdir? Hâla görmeyecek misiniz?
Ali Bulaç
De ki: "Gördünüz mü söyleyin, Allah kıyamet gününe kadar gündüzü sizin üzerinizde kesintisizce sürdürecek olsa Allah'ın dışında size içinde dinleneceğiniz geceyi getirecek ilah kimdir? Yine de görmeyecek misiniz?
Bekir Sadak
De ki: «Soyleyin: Eger Allah gunduzu uzerinize kiyamete kadar uzatsaydi, Allah'tan baska hangi tanri, icinde istirahat edeceginiz geceyi size getirebilir? Gormez misiniz?»
Fizilal-il Kuran
De ki; «Allah gündüzü kıyamete kadar üzerinizden kaldırmasa, Allah'dan başka hangi tanrı, dinleneceğiniz geceyi getirebilir? Görmez misiniz?»
Gültekin Onan
De ki: "Gördünüz mü söyleyin, Tanrı kıyamet gününe kadar gündüzü sizin üzerinizde kesintisizce sürdürecek olsa Tanrı'nın dışında size içinde dinleneceğiniz geceyi getirecek tanrı kimdir? Yine de görmeyecek misiniz?
Muhammed Esed
De ki: "Hiç düşündünüz mü: Allah gündüzü üzerinize Kıyamet Günü'ne kadar sürekli kılacak olsa, söyleyin, Allah dışında, bağrında dinlendiğiniz geceyi size (geri) getirebilecek başka bir tanrı var mı? Peki, artık (gerçeği) görmeyecek misiniz?"
Şaban Piriş
De ki: -Allah, kıyamet gününe kadar gündüzü üzerinizde devamlı kılsaydı; Allah’tan başka hangi ilah size içinde dinleneceğiniz geceyi geri getirebilir? Hala, görmüyor musunuz?
Tefhim-ul Kuran
De ki: «Gördünüz mü söyleyin, Allah, kıyamet gününe kadar gündüzü sizin üzerinizde kesintisizce sürdürecek olsa, Allah'ın dışında size içinde dinleneceğiniz geceyi getirecek ilah kimdir? Yine de görmeyecek misiniz?
Ümit Şimşek
De ki: Söyleyin bana, eğer Allah gündüzü kıyamete kadar üzerinizde sürekli kılacak olsa, istirahat edeceğiniz bir geceyi size Allah'tan başka getirebilecek tanrı kimdir? Hâlâ gözünüzü açmayacak mısınız?
Süleyman Ateş
De ki: "Baksanıza, eğer Allâh, üzerinize gündüzü, kıyâmet gününe kadar sürekli kılsa, Allah'tan başka, size dinleneceğiniz geceyi getirecek tanrı kimdir? Görmüyor musunuz?"
Yaşar Nuri Öztürk
De ki: "Söyleyin bakalım, eğer Allah kıyamet gününe kadar, gündüzü üzerinizde sürekli tutsa, Allah'tan başka hangi tanrı, içinde sükûnet bulacağınız bir gece verebilir size? Hâlâ görmeyecek misiniz?"
Edip Yüksel
De ki, 'ALLAH gündüzü diriliş gününe kadar üzerinize sürekli kılsaydı ne dersiniz? ALLAH'tan başka hangi Tanrı dinleneceğiniz geceyi size getirebilir? Görmüyor musunuz?