Hafızamızın Besinlerle Olan İlişkisi
- Ayrıntılar
- Kategori: Sağlık Bilgileri
- Gösterim: 2069
Beslenme ve hafiza arasindaki iliskiyi anlatir misiniz? Aç oldugumuz zaman nasil yeme ihtiyaci duyuyorsak; beynimize de aç oldugunda ihtiyaci olan besinleri vermeliyiz.V.K.V (Vehbi Koç Vakfi) Amerikan Hastanesi''nden Diyetisyen Aylin Yilmaz, beslenme ve hafiza iliskisine dair merak edilen sorulari yanitladi:
Vücut hücrelerimizin önemli bir bölümü ortalama yüz gün yasamakta; ardindan ölmekte ve yerlerine yenileri yaratiliyor. Ama bu arada beyin hücreleri islevselligini düzenli olarak sürdürüyor.
Bir beyin hücresinin ölmesi demek onun tasidigi bilginin ömür boyu kaybedilmesi demektir. Beynimiz her dakika 100 bin ile 10 milyon arasinda kimyasal islem yapiyor. Tüm bu islemler için çok miktarda glikoz,oksijen, vitaminler, mineraller, enzimler kullaniyor.
Gerekli besinler alinmadiginda beyinde neler oluyor?
Beyin fonksiyonlarini saglikli gerçeklestiremez. Bulabildigi tüm enerjiyi hayatin devami için zaruri olan faaliyetlere ayirir. Dolayisiyla düsünebilme yetenegimiz olumsuz etkilendigi kadar, aldigimiz bilgilerin hafizada yerlesme süreci de olumsuz etkilenir. Bireyin günlük enerjisi, protein, yag, karbonhidrat, vitamin, mineral gereksinimi; özel durumlarda (gebelik, çocukluk, yaslilik,hastalik, stres gibi...) yasina, cinsiyetine, günlük aktivitesine, göre degisir. Beynimizin beslenme durumu da bu faktörlerden etkileniyor.
Yanlis diyetler hafizayi nasil etkiyor?
Günümüzde artan stresin yaninda özellikle; beslenme kosullarinin iyilestirilememesi, yanlis beslenme aliskanliklari, yanlis diyet uygulamalari, gençler arasinda zayiflama popülaritesi gibi faktörler bellegimizde ne yazik ki kisir döngü olusturuyor.
Vitaminler hafizayi nasil etkiliyor?
Vitaminler vücut tarafindan üretilemeyen, besinlerin enerjiye dönüsümüne ve vücudun normal islevini sürdürmesine yardimci olan maddelerdir. Mineraller de vücut islevleri için vitaminler kadar önem tasimakta ve her ikisinin de vücudun tüm fonksiyonlarini saglikli bir sekilde devam ettirebilmesi için belirli oranlarda bulunmasi gerekiyor. Özellikle yogun fiziksel ve zihinsel aktivite, spor, büyüme ve gelisme dönemleri, sürekli ilaç kullanimi (dogum kontrol hapi, bazi antibiyotik ya da idrar söktürücülerin kullanimi), sigara ve alkol kullanimi, stres, gebelik, emzirme, menstrüel dönem ve yaslilikta bazi vitamin ve minerallere gereksinim artar. Ilaç gibi üçlü: Demir B12 vitamini, çinko Diyetisyen Aylin Yilmaz, hafizayi olumlu yönde etkileyen besinler hakkinda su bilgileri verdi: B kompleks vitaminleri: B vitaminleri (B1,B2, B3,B6,B12...) bellek sorunu olan herkes için gereklidir. Bu vitaminlerin eksikligi hafiza kaybina neden oluyor. Antioksidan vitaminler: A, E, ve C vitaminleri, beyini; serbest radikallere (Vücutta istenmeyen bilesiklerdir) karsi korurlar. Mineraller: Demir, kalsiyum, selenyum, magnezyum, potasyum, bakir, çinko; iyot beynin güçlü olmasi için gerekli minerallerdir. Özellikle B12 vitamini- Demir-Çinko üçlüsü her zaman hafiza için gerekli oldugunu unutmamak gerekir. Birçok besinde fazlasiyla bulunan çinko minerali vücudumuzu zinde tutar. Akyuvarlarin, antikorlarin olusumunda görevlidir. Hücrenin yenilenmesinde de payi vardir. Kaynaklari; kirmizi et, karaciger, yumurta, deniz ürünleri, fasulye, bezelye ve findik bol miktarda çinko içerir. Demir, oksijenin dokulara tasinmasi ve hücre solunumu için çok önemli. Eksikliginde kansizlik ortaya çikar. Saglikli bir yapiya sahip olmak, her daim enerjik olmak için kullanmamiz gereken en önemli mineral demirdir. Kaynaklari; karaciger kirmizi et, balik türleri, kuru fasulye, kurutulmus meyve, yumurta sarisi, pekmez, kuru üzüm ve koyu yesil yaprakli sebzeler demir içeren besinlerden bazilaridir. Regli döneminin yani sira hamilelik ve emzirme dönemlerinde kadinlarin vücutlarindaki demir orani hizla azalir. B12 vitamini kaynaklari; en çok hayvansal kaynakli gidalarda, organ etlerinde (karaciger, böbrek, kalp, beyin ) yüksek oranlarda yer alir. Süt, peynir, balik , yumurta, biramayasi, soya, deniz yosunlari, bazi taze yesil bitkiler..
Vejetaryenlere uyari Vejetaryen beslenmenin temelinde; et, kümes hayvanlari ve balik tüketmeden bunlarin yerine yagli tohumlar, tahil ürünleri, baklagiller, sebzeler ve meyveler gibi bitkisel kaynakli besinlerin tüketilmesi anlamina geliyor. Vejetaryen diyet uygulayanlarda süt ürünleri ve yumurtayi hiç tüketmeyenlerde B12 vitamini, demir eksikligi ile karsilasilir. Demir minerali de yeterli alinmamis olur. Bu durumla karsilasmamak için; kuru baklagiller, soya fasulyesi, soya sütü, soya unundan yapilmis ekmekler, soya proteini, badem, ceviz, tam bugdaydan yapilmis ekmekler günlük beslenmelerine yer vermeli.
Sinem Eminoglu /Aksam Gazetesi