Miftahulkulub

Evradı Fethiye Virdleri Kitabı





MÜNACAT 
  
 Rahman Rahim Allah'ın adı ile.
Allahım (Allahümme)..
Ey insanların ve cinlerin sahibi (ya malik'er-rıkab)..
Şerh :
MALİK - RÎKAB
Malik: Sahib olan, yöneten, kudreti ile elinde tutan..
R ı k a b : Boynu olan her şey.. Meselâ : insan, cin, boynu boğazı bulunan her yaratık..
Kazî Beyzavî, Fatiha süresindeki :
— «M a 1 i k;.»
Lafzını açıklarken, böyle yorumlamıştır; biz özet olarak aldık.
Metne devam edelim :
Ey feyiz kapılarını açan (ya müfettih'el-ebvab)..
Ey sebepleri, sebeb eyleyen, yaratan (ya müsebbib'el-esbab)..
Bize öyle sebepler hazırla ki; biz, istemekle aramakla, çalışmakla anları elde edemeyiz (ve heyyi' lena sebeben la nestatıu lehu taleben)..
Allahım, bizi emrinle meşgul olan, vaadine güvenen, halkından bir şey beklemeyen, gayrından ümidi kesen, zatınla ünsiyet eden, gayrına yabancı kalan eyle (Allahümm'ec'alna meşguliyne biemrike âmininiyne biahdike ayisiyne min halkıke anisiyne bike müstavhişiyne an gayrike).
Belâna sabredenler olalım (sabiriyne alâ belâike). 

Nimetlerine şükredenler olalım (şakiriyne alâ niamaik)..
Zikrinden tad alanlardan eyle (mütelezziziyne bizikrik)..
Kitabınla şad olanlardan eyle (ferahiyne bikitabik)..
Gecenin belli saatlerinde, gündüzün önünde ve sonunda, bizi zatınla münacaat edenlerden eyle (münaciyne bike fiana'il-leyli ve erat'in-nehar)..
Dünyada buğzedenlerden eyle (mübğıziyne lid-dünya)..
Denilmiştir ki:
—  Seni Yüce Mevlâdan ne alıyor ve uzak ediyorsa, dünyan odur.
Metne devam edelim :
Âhireti sevenler olalım (muhibbiyne lil-âhireti)..
Bizi zatına kavuşmaya, yüzünü görmeye müştak olanlardan eyle (müştakiynı ilâ likaike)..
Bizi zatına yönelenlerden eyle (mütevcecihiyne ilâ cenabik)..
Ölüme hazırlıklı olanlardan olalım (müstaiddiyne lil-mevti)..
Rabbımız, bize vaad ettiğin şeyi, bize ihsan eyle; tıpkı : Resullerine vaad ettiğini verdiğin gibi.. Bizi kıyamet günü rüsvay etme; sen vaadin­den dönmezsin.. (Rabbena atina mavaadtena alâ rüsülike ve lâtuhzina yevm'el - kıyameti inneke lâtuhlif ül - miad..)
Allahım, başarıyı bize arkadaş eyle (Allahümmec'al'it-tevfika refi­kana).
Şerh :
BAŞARI
—  Başarı..
Diye tercüme ettiğimiz kelimenin Arapça aslı t e v f i k , olup şu ma­naya gelir :
—  Sebeplerin arzuya, isteğe uygun düşmesi.. Devam edelim : .
Yolumuzu da, sırat-ı müstakim eyle (ves-sırat el-müstakime tarikana). Ş e r h : 

Yani : îslâm dini ve Reselüllah'ın sünneti.. Allah ona salât ve selâm eylesin.
Devam edelim :
Allahım, bizi gayelerimize ulaştır (Allahümme evsılna ilâ makasıdina).
Tevbemizi kabul buyur (ve tüb aleyna).
Şerh :
TEVBE
Metnin Arapçasında :
—  Bize tevbe eyle..
Manasında gelmiştir; ancak, bu cümle yoruma tabi tutulmuştur. De­nilmiştir ki :
—  Allah ona tevbe etti.. Demenin manası şudur :
—  Tevbe etmesi için ona başarı ihsan eyledi.
Devam edelim :
Çünkü sen, pek merhametlisin; Tevvab, isminin sahibisin (inne­ke ent'et-tevvab'ür-rahiymü) .
Şerh :
TEVVAB
Mesabih, adlı eseri şerh eden zatlardan bazısı, Yüce Allah'ın isimle­rini açıklarken şöyle yazmıştır :
—  Tevvab..
İsmi o zata verilir ki : Günahkârlara tevbe sebeplerini ihsan etmek­le onları sevindirir. Bu yolda açığa çıkardığı belirtileri görmekte onlara başarı verir. Tevbeye gelmeleri yolunda, onları, verdiği misallere doğru götürür. Korkutucu, çekindirici şeyleri onlara bildirir.
Yine Tevvab, manasında denilmiştir ki:
—  Hemen her günahkâr üzerine, nimetleri ile dönen. Zira, Tevvab, tam manası ile dönüşü anlatır; Yüce Hakka isim olunca, kuluna nimetleri ile dönmesi anlatılır.
Devam edelim :
Allahım, seninle sabaha erer, seninle akşamı ederiz; seninle ölür, se­ninle diriliriz (Allahümme bike asbehna ve bike emseyna ve bike nahya ve bike nemutü).
Şerh :
Denilmiştir ki:
—  Burada anlatılan mana şu demeğe gelir :
—  Allahım, emrinle sabahlarız, emrinle akşamı ederiz, emrinle ya­şar ve emrinle ölürüz.
Üstteki manayı, Şeyh Ekmeleddin, Şerh-i Meşank'ta, Resulüllah efen­dimizin duaları arasında bulunan :
—  «Allahım, isminle yaşar, isminle ölürüm.»
Hadis-i şerifin şerhi sırasında yazmıştır.
Devam edelim :
Dönüş sanadır (ve ileyk'el-masır).
Allahım, bize hakkı hak olarak göster, ona tabi olmayı nasib eyle; batılı batıl olarak göster, ondan çekinmeyi nasib eyle (Allahümme erina'l­hakka hakkan verzuhkna't-tibaahu ve erina'l-batıle batılen verzukna'c-tihabehu).
Bizi Müslüman olarak öldür; bizi iyilere kat (teveffena müslimiyne ve elhıkna bis-salihiyn).
Zalimlerin şerrini bizden uzak eyle (vedfa' anna şerr'ez-zalimiyn).
Müminlerin duasına bizi ortak eyle (ve eşrikna fi duâ'l-müminiyn).
Rabbımız, verdiğin hükümlerin şerrinden bizi koru (ve kına rabbena şerre makadayte).
Allahım, Muhammed ümmetini bağışla, Allahım, Mnhammed ümme­tine yardım eyle. Allahım, Muhammed ümmetine merhamet eyle. Allahım, Muhammet ümmetini koru. Allahım, Muhammed ümmetinin sıkıntılarını gider. Allahım, Muhammed ümmetinin günahlarından geç.
  
 (Allahümmeğfîr liümmeti Muhammed. Allahümmensur ümmete Mu­hammedi. Allahümmerham ümmete Muhammed. Allahümmehfaz ümmete Muhammed. Allahümme ferric an ümmeti Muhammed, Allahümme teca­vez an ümmeti Muhammed.)
Allahım, ey tevbekarların sevgilisi, yahut tevbekârları seven, tevbe­mizi kabul buyur (Allahümme ya habib'et-tevvabiyne tüb aleyna).
Ey korkanların güvencesi, bize güvence ver (ve ya eman'el-haifiyne eminna).
Ey yolunu şaşıranların delili, bize delil ol, yol göster (ve ya delil'el-mutahayyiriyne düllena).
Ey sapıtanlara hidayet eyleyen, bize hidayet eyle (ve ya hadiy'el-mudıllıyne ihdina).
Ey darda kalıp yardım isteyenlerin yardımcısı, bize yardım eyle (ve ya gayyas'el-müstağısiyne eğısna).
Ey zatından gayrı şeylerden, ümit kesenlerin ümidi, ümidimizi kesme (ve ya reca'el-münkatıynı lâtakta'recaena).
Ey asilere pek merhametli, bize merhamet eyle (ve ya erham'el-asiy­ne irhamna).
Ey günahkârları bağışlayan, günahlarımızı bağışla (ve ya gafir'el-müznibiyne iğfir lena zünubena).
Kötülüklerimizi de ört (ve keffir anna seyyiatina). Bizi iyilerle öldür (ve teveffena maa'l-ebrar).
Allahım, kalblerimizi nurlandır. Allahım, gönüllerimizi aç. Allahım, işlerimizi kolay eyle. Allahım, ayıplarımızı ört.
(Allahümme nevvir kulubena. Allahümme'şrah sudurena. Allahümme yessir umurena. Allahümm'es-tür uyubena.)
Ey görünmeyen lütufların sahibi, korktuklarımızdan bizi kurtar (ya hafiyy'el-eltafi neccina mimma nehaf).
Allahım, bizi ana babalarımızı, üstatlarımızı, meşayihimizi, kardeş­lerimizi, arkadaşlarımızı, sevdiklerimizi, aşiretlerimizi, kabilelerimizi, biz­de hakkı olanları, bize hayır duâ okumayı vasiyet edenleri, bütün erkek 
müminleri,

kadın müminleri, erkek Müslümanları ve kadın Müslümanları ölüleri ile dirileri ile bağışla.
(Allahümm'eğfir lena ve valideyna ve liüstazina ve limeşayihina ve liihvanina ve liashabina ve liahbabina ve liaşairina ve likabailina ve limen lehu hakkun aleyna ve limen vessana bi'd-duâ'il-hayri ve licemi'il-müminiy­ne vel - müminati vel - müslimiyne vel - müslimat'il - ahyai minhüm vel-emvat).
Allahım, ey feyiz ihsan eyleyen bizi bütün belâlardan ve hastalıklar­dan koru (Allahümmehfazna ya feyyaz min cemi'il-belâya vel-emrazi kaf­feten).
Rahmetine sığınırız, ey merhametliler merhametlisi (bi rahmetike ya erham'er-rahimiyn). 
  
  
  
 Tercümenin bittiği tarih : 25 Şevval 1402 15 Ağustos 1982 

Günün Sözü

"Hz. Âişe (r.anhâ)’den rivâyet edildiğine göre Resûlüllah (s.a.v.) şöyle buyurdular: “Muhakkak ki biz, müşriklerden yardım istemeyiz!” (Hadîs-i Şerif—Dârimî)"
Telif Hakkı © 2024 Open Source Matters. Tüm Hakları Saklıdır.
Joomla!, GNU Genel Kamu Lisansı altında dağıtılan özgür bir yazılımdır.